
İşçi sınıfının örgütlü gücünü meydanlarda dosta düşmana gösteren gündür 1 Mayıs. İşçilerin dayanışmasını bütün coşkusuyla hissettiren gündür. Coşkuludur, güçlüdür, umut saçar her yerde. İşçi sınıfına seslenir: “Kalk ayağa! Birlik ol işte böyle! Dikil patronun karşısına! Yürü üstüne üstüne! Korkma! Korkma, çünkü arkanda örgütlü gücün var! Güzel günler için umudunu yitirme!”
Ben de bu coşkuyu, bu gücü, bu umudu her 1 Mayıs günü daha çok hissediyorum. Çünkü 1 Mayıs alanlarına UİD-DER ile birlikte katılıyorum. UİD-DER’de örgütlü bir kadın işçi olarak kendimi çok şanslı hissediyorum. Uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele gününe UİD-DER’in kadın kortejinde katılmanın coşkusu ise bambaşka. Rejimin alabildiğine otoriterleştiği, çarkı bozuk bu düzende, işçi sınıfının örgütlü mücadelesi ve taleplerini 1 Mayıs alanlarında korkmadan haykırması çok ama çok önemliydi. Hele bir de çifte ezilen, otoriter rejimin yarattığı olumsuzlukları hem işte hem sokakta hem evde daha da çok hisseden biz kadın işçilerin bir işçi kadın kortejinde bu talepleri haykırması kararlılığımızın göstergelerinden biriydi.
Ben de UİD-DER’in temsili kadın kortejinde o duyguyu hissettim. Özellikle biz kadınların gösterdiği o kararlılık, birbirimizden ve özellikle örgütümüzden aldığımız güç, tükenmeyen umudumuz bizlere ve etrafımıza çok güzel bir enerji yayıyordu. Hep bir ağızdan atılan sloganlar giderek daha güçlü çıkıyordu. Yanımdaki, önümdeki, arkamdaki arkadaşımın sesi sanki binlerce kadının sesiydi. Sanki binlerce kadın sırt sırta vermiş yürüyordu. Bu enerjimiz giderek büyümeye ve yayılmaya devam etti. Öyle ki kortej dışında kadın erkek birçok kişi yanımıza gelip sohbet etti ve bizimle fotoğraf çekti. Taşıdığımız dövizler işçi kadınların sesi olmuştu. Emekçi kadınları mücadeleye çağırıyordu. Bütün gücümüzle taleplerimizi haykırıyorduk: “Kadına Yönelik Şiddete, Çifte Ezilmişliğe, Cinsiyet Ayrımcılığına Hayır! Emekçi Kadınlar Mücadeleye”, “Kadına Şiddete, Tacize ve Tecavüze HAYIR!”, “Emperyalist Savaşa Hayır”, “Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği”...
Kadınıyla erkeğiyle işçi sınıfının mücadele örgütü olan UİD-DER, bu düzende daha çok ezilen kadın işçileri en önde mücadeleye çağırıyor. Tarihten aldığı deneyimlerle ve emekçi kadınların gücüne olan inancıyla büyüyor mücadelesi. Biz kadın işçiler de işte bu inançla UİD-DER’de örgütlenerek daha çok büyütmeliyiz bu mücadeleyi.
Yaşasın 1 Mayıs!
Yaşasın İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesi!