Ben her sene 1 Mayıs’a katılan bir metal işçisiyim. Hep bireysel olarak ya da sendikamla birlikte katılırdım. Ama bu seneyi diğer senelerden ayıran ve önemli kılan bir neden var. Ben bu sene UİD-DER’le birlikte katıldım. Ve bütün samimiyetimle söylemeliyim ki katıldığım en güzel 1 Mayıs’tı. Otobüse bindiğimiz andan toplanma alanına gidene kadar coşkum ve heyecanım giderek arttı.
İçinden geçtiğimiz süreç baskıların artığı ve işçilerin, emekçilerin öfkesinin biriktiği bir dönem. Bu öfkeyi kusarcasına 1 Mayıs alanı hınca hınç doluydu. UİD-DER korteji “Çarkı Bozuk Bu Düzene Hayır” diyerek haykırıyordu. Kortejin insanı büyüleyen bir tarafı vardı. Dini, inancı, etnik kökeni ne olursa olsun UİD-DER kortejinde sadece bir sınıf vardı! İşçi sınıfı. Ciddi bir emekle hazırlandıkları o kadar belliydi ki, sloganları ve kendi ürettikleri şarkılarıyla beni çok etkilediler. Ses aracından söylenen şarkıların yanı sıra UİD-DER Müzik Topluluğu canlı olarak şarkılar söylüyordu. Hep bir ağızdan işçilerin taleplerini dile getiren sloganları ve şarkıları haykırıyorduk. Ciddi bir düzen ve disiplin vardı. Aileler çocuklarıyla, bebekleriyle katılmışlardı. Gençlerin ve kadınların ağırlıkta olması UİD-DER kortejinin beni etkileyen diğer bir yanıydı. Kortejde yürüdüğüm esnada kortej dışından yaşlı bir amca UİD-DER kortejine hayranlıkla bakarak “helal olsun size gençler” diyerek coşkuyla alkışladı bizi.
1 Mayıs alanından geri dönüş yolunda bile UİD-DER coşkusundan ve disiplininden hiçbir şey kaybetmemişti. Derneğe dönüşte UİD-DER’li işçiler bir gün öncesinden hazırladıkları yemeklerle sofralarını paylaştı bizimle. Hep birlikte yemeklerimizi yedik, sohbet ettik. UİD-DER’li emekçi kardeşlerim size samimiyetle söylemeliyim ki bu benim katıldığım en güzel 1 Mayıs’tı. Güzel günlerin geleceğine dair umudum sizinle daha da büyüdü.