Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği sitesinde yayınlanmıştır (https://uidder.org)


İki Kilo Soğanla Ziyarete Gitmek

Esenyurt’tan bir işçi

01.12.2018

Geçenlerde eşimle arkadaşımıza ziyarete giderken ne alsak diye düşündük. Ben “Coca Cola ya da Fanta alalım” dedim. O da “kendimizin içmediği bir şeyi niye alıp götürelim?” dedi. Ben de “en iyisi ihtiyaçları olan bir şey alalım” dedim. Manav reyonunun önüne geldik. Eşim “gel iki kilo soğan alalım” dedi. Ben gülmeye başladım “soğan mı?” “Gülme, ihtiyaç demedin mi? Bu aralar soğan ve patates ne kadar pahalı, ihtiyaçlarını gidermiş oluruz” dedi. Baktım en pahalı şey soğan gözüküyor. İki kilo soğan aldık götürdük.

Tabi ziyaret yerindeki arkadaşlar önce bir güldüler sonra da “vallahi soğanımız da bitmişti. İyi ki almışsınız” dediler. Birlikte güldük, bundan sonra ziyaretlere gittiğimizde soğan, patates alıp götürelim, dedik. Onlar da “çok doğru diyorsunuz en azından öncelikli ihtiyaçlarımızdan” dediler. Çaylarımızı içerken İşçi Dayanışması bülteninde “Krizin Nabzını Pazarda Tuttuk” yazısına da göz attık. “Her şeye fazlaca zam geliyor. Ne hikmetse maaşlar yerinde sayıyor. Bakalım asgari ücret ne kadar olacak?” dedim. Arkadaşım “1800 lirayı geçmez, bu hükümet ne zaman işçiyi düşündü ki” dedi. “Haklısın ama bu da böyle gitmez, gittikçe aldığımız ücretler eriyor. Zaten asgari ücreti işçiler belirlemiyor, kodamanlar, para babaları belirliyorlar. Tok açın halinden ne anlar misali. Biz birbirimizi düşünmesek zenginler bizleri asla düşünmez” dedim. Sohbetimiz uzadı gitti. Sonucu ise şu oldu; biz işçilerin dayanışma içinde olmamız ve birbirimize sahip çıkmamız gerekiyor.


Kaynak URL: https://uidder.org/iki_kilo_soganla_ziyarete_gitmek.htm