
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2019 yılı için asgari ücreti belirlemek üzere 6 Aralıkta ilk toplantısını gerçekleştirecek. Bu nedenle işçi sendikaları konfederasyonları da asgari ücrete ilişkin taleplerini açıklamaya başladılar.
Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, asgari ücret pazarlığının 2000 lira üzerinden başlaması gerektiğini ve taleplerinin 2600 lira olduğunu söyledi. 2 bin liranın çok düşük olduğunu belirten Hak-İş, ise net bir talep ortaya koymuş değil. Hak-İş, Asgari Ücret Komisyonunun anti demokratik ve işçileri temsil etmekten uzak yapısının daha katılımcı bir yapıya dönüştürülmesi gerektiğini dile getiriyor.
DİSK: Asgari Ücret Net 2800 Lira Olsun!
Asgari Ücret Tespit Komisyonunun ilk toplantısı yaklaşırken Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu DİSK de asgari ücret konulu bir basın açıklaması gerçekleştirdi. 3 Aralıkta Mimarlar Odasının İstanbul Şubesinde gerçekleştirilen basın açıklamasında konfederasyonun araştırma dairesinin hazırladığı “Asgari Ücret Gerçeği” raporu paylaşıldı. DİSK’in 2019 asgari ücretine dair talepleri sıralandı.
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Yaşanabilir Ücret Yaşanabilir Memleket” başlığı ile yaptığı açıklamada asgari ücretin aileleriyle birlikte milyonlarca işçiyi doğrudan ilgilendirdiğini ortaya kondu. Türkiye’de 10 milyona yakın işçinin asgari ücretin altında ya da asgari ücrete çok yakın bir ücretle çalıştığını belirten Çerkezoğlu, asgari ücret seviyesindeki artışın genel ücret artışlarını da etkilediğini söyledi. Asgari ücret için “en büyük toplu sözleşme” tanımı yapıldığını aktaran Çerkezoğlu, ekonomik kriz nedeniyle bu konunun her zamankinden daha yakıcı bir hal aldığını vurguladı. Kriz koşullarında ücretleri baskılamaya yönelik yaklaşımların, “fedakârlık” ve “aynı gemideyiz” gibi söylemlerin giderek artmakta olduğunu ifade eden Çerkezoğlu, 2018 yılı için belirlenen asgari ücretin, hem enflasyon hem de döviz karşısında eridiğini söyledi.
Asgari ücret tespitinde işçinin sadece kendisinin değil ailesinin de hesaba katılması gerektiğini fakat Türkiye’de bu şekilde bir hesaplama yapılmadığına dikkat çeken Çerkezoğlu, uluslararası standartlara uyulmadığına vurgu yaptı. Asgari Ücret Tespit Yönetmeliğine de aykırı hareket edildiğini söyleyen Çerkezoğlu, asgari ücretin belirlenmesinde Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinin dahi göz ardı edildiğini aktardı. Çerkezoğlu, devletin resmi bir kurumu olan TÜİK’in belirlemelerine göre tek bir işçinin asgari yaşam maliyeti Kasım 2017 itibariyle 1894 lira iken, 2018 yılı için geçerli olan asgari ücretin, yönetmeliğe aykırı biçimde bu meblağdan düşük belirlendiğini belirtti.
Net asgari ücretin tutarı konusunda işçi ve emekçilerin yanıltıldığını belirten Çerkezoğlu, devlet tarafından sağlanan ve dolayısıyla işverene bir külfeti olmayan AGİ’yi hariç düşündüğümüzde, asgari ücretin 1603 değil 1451 lira olduğunu söyledi. Çerkezoğlu, açıklamanın sonunda DİSK’in 2019 Asgari Ücretine dair taleplerini sıraladı:
- Kriz koşullarında asgari ücretin geçim koşullarına uygun artması hem işçiler hem ülke için yararlıdır. Asgari ücret geçim ücreti olmalıdır.
- Asgari ücret hesabında uluslararası standartlara uyulmalı ve işçinin ailesi de dikkate alınmalıdır.
- Asgari ücret tespitine ilişkin 131 sayılı ILO Sözleşmesi onaylanmalı, Avrupa Sosyal Şartına asgari ücretle ilgili konan çekince kaldırılmalıdır.
- Asgari ücretin tespitinde bütün işçi konfederasyonlarına katılım hakkı sağlanmalı, Asgari Ücret ulusal ölçekli bir toplu pazarlıkla belirlenmeli ve uyuşmazlık durumunda toplu eylem hakkını da içermelidir.
- İşçi ve memurlar için tek asgari ücret saptanmalıdır.
- Asgari ücret tespitinde geçim koşulları ve milli gelir artışı dikkate alınmalıdır.
- Asgari ücret yıllık olarak hesaplanmalı, tümüyle vergi dışı bırakılmalıdır.
- Asgari ücret net 2800 TL olmalıdır!
Çerkezoğlu’nun açıklamasının ardından Doç. Dr. Aziz Çelik, DİSK Araştırma Dairesi (DİSK-AR) tarafından hazırlanan “Asgari Ücret Gerçeği” başlıklı raporu sundu. Asgari ücrete ilişkin bilimsel verileri paylaşan Çelik, DİSK’in taleplerinin de bu veriler doğrultusunda oluşturulduğunu belirtti.