
Ben üniversite birinci sınıf öğrencisiyim. Üniversiteye yeni başlayan her öğrenci gibi ben de KYK bursuna başvuru yaptım. Başvuru sonuçlarının açıklandığı gün arkadaşlarımla beraber yemekhanede yemek yiyordum. Hepimiz sonuçları öğrenmek için KYK’nın sitesine adeta hücum ettik. Ama yoğunluktan dolayı siteye bir türlü giremiyorduk.
Acaba çıkacak mı diye kaygılıydık bir taraftan da. Çünkü ekonomik krizin bu denli hissedildiği bir dönemde biz işçi-emekçi çocuklarının bu bursa ihtiyacı vardı. Nihayet KYK’nın sitesine girebildik ve birlikte yemek yediğimiz sekiz arkadaştan hiç birimize burs çıkmamıştı. Hepimizin ailesi çok mu zengindi? Elbette hayır! Biz emekçi çocukları olarak üniversite okumak için çoğunlukla başka şehirlere gidiyoruz. Aileden uzakta, başka şehirde okumak masrafları daha da arttırdığı için çoğu zaman hem okuyup hem çalışmak zorunda kalıyoruz. Sosyal hayatı geçtim, barınma, beslenme, giyinme gibi temel ihtiyaçlarımızı zor karşılıyoruz. Bu sistem hiç kimseye güzel şeyler vaat etmediği gibi biz işçi çocuklarına da güzel şeyler vaat etmiyor, vermiyor.
Eğitim her ne kadar parasız denilse de parasız olmadığını en iyi biz öğrenciler biliyoruz. Bizler gerçekten parasız eğitim istiyoruz. Her işçi çocuğuna karşılıksız burs istiyoruz! Cumhurbaşkanı çıkıp “öğrencilerimiz nedense hep burs istiyor. Krediye neden yaklaşmıyorsun?” diye soruyor. Çünkü üniversite mezunu olduktan sonra aylarca işsiz kalıyoruz. İş bulmak için aylarca uğraştıktan sonra üç kuruşluk maaşlarımızla KYK kredisi ödemek istemiyoruz. Bunun için mücadele edeceğiz!