Hindistan’ın Bombay kentinde, sinema endüstrisinin merkezi durumundaki Bollywood’da 140 binden fazla işçi çalışıyor. Aylardır prodüksiyon şirketlerinden ücretlerini alamayan teknisyenler, ışıkçılar, senaryo yazarları, kameramanlar ve oyuncular nihayet grev kararı aldılar. Tüm film stüdyoları kapandı, yapımı devam eden 100’den fazla filmin çekimleri durdu. Ücretlerini alana kadar grevi kararlılıkla sürdüreceklerini, pek çoğunun sözleşmesiz ve ağır koşullar altında çalıştırıldıklarını, sık sık iş kazalarının yaşandığını açıklayan sinema emekçileri, çalışma süresinin bazen kesintisiz 30 saate vardığını belirtiyorlar. Çoğunluğu ışıkçılardan oluşan ve yaklaşık 35 bin film emekçisinin örgütlendiği sendikanın lideri Premsingh Thakur 1 Ekim itibarıyla grevin başladığını ve üyelerinin greve tam katılım sağladığını açıkladı. Grevle birlikte televizyon kanalları yayın akışlarından canlı yayınları ve reality şovları kaldırmak zorunda kaldı. Hindistan’da bu sektörde örgütlü irili ufaklı 20 kadar sendikal örgüt var ve hepsi de greve tam destek veriyor. Bollywood 50 yıla yaklaşan tarihinin ilk grevini, Hint film endüstrisinin uluslararası başarılar kazandığı bir dönemde gerçekleştiriyor.
Burjuvazi, sinema perdesinden ve televizyon ekranlarından bizlere parlak dünyalar izletirken, perde arkasında ter döken binlerce emekçiyi çoğu zaman aklımıza bile getirmiyoruz. Dünyadaki prodüksiyon şirketleri milyarlarca dolar para kazanırken, perde önünde ünlenen oyuncuların küçük bir kısmı zengin bir yaşam sürerken, filmlerin asıl yaratıcıları olanlar, film stüdyolarını inşa eden işçiler, ışıkçılar, kameramanlar, dublörler, teknisyenler, montajcılar, başrolde oynamayan yüzlerce oyuncu, yani geri planda ter döken onbinlerce emekçi kardeşimiz acımasızca sömürülüyor. Dünya üzerinde varolan her sektörde, işçi sınıfının alın terinin olduğunu bir an bile aklımızdan çıkarmamalıyız.