
Emperyalist devletler, pazar ve yatırım alanları elde etmek ve dünyayı yeniden paylaşmak için İkinci Dünya Savaşı’nda tam 55 milyon kişinin ölümüne, milyonlarcasının sakatlanmasına neden oldular. Çok sayıda kent yerle bir oldu. Ancak hiçbir kent Hiroşima ve Nagazaki gibi haritadan silinmedi. ABD emperyalizmi, savaşı kazanmasına rağmen, sırf rakiplerine gözdağı vermek için 6 ve 9 Ağustos 1945’te sırayla iki şehre atom bombası attı. 200 bin insan katledildi, kentler tümüyle ortadan kalktı. İnsanlar tarifi olmayan acılar yaşadılar. Yanı başımızda savaşlar sürüp giderken, Nazım Hikmet’in şiirinde dile gelen savaşın dehşetini hatırlamak çok önemlidir. Savaşlara karşı durmak için kapitalist sömürü sistemine karşı mücadele etmeyi de asla unutmadan!
Japon Balıkçısı
Denizde bir bulutun öldürdüğü
Japon balıkçısı genç bir adamdı.
Dostlarından dinledim bu türküyü
Pasifik'te sapsarı bir akşamdı.
Balık tuttuk yiyen ölür.
Elimize değen ölür.
Bu gemi bir kara tabut,
lumbarından giren ölür.
Balık tuttuk yiyen ölür,
birden değil, ağır ağır,
etleri çürür, dağılır.
Balık tuttuk yiyen ölür.
Elimize değen ölür.
Tuzla, güneşle yıkanan
bu vefalı, bu çalışkan
elimize değen ölür.
Birden değil, ağır ağır,
etleri çürür, dağılır.
Elimize değen ölür...
Badem gözlüm, beni unut.
Bu gemi bir kara tabut,
lumbarından giren ölür.
Üstümüzden geçti bulut.
Badem gözlüm beni unut.
Boynuma sarılma, gülüm,
benden sana geçer ölüm.
Badem gözlüm beni unut.
Bu gemi bir kara tabut.
Badem gözlüm beni unut.
Çürük yumurtadan çürük,
benden yapacağın çocuk.
Bu gemi bir kara tabut.
Bu deniz bir ölü deniz.
İnsanlar ey, nerdesiniz?
Nerdesiniz?