Kapitalizmin yarattığı savaşın insanları ne hale getirdiği ortada. Bunun en iyi örneği, iç içe yaşadığımız Ortadoğu’nun farklı yerlerinden gelen göçmen/mülteci insanlar.
Bir mermi daha söndürdü küçücük gözleri,
Bir başkasının kucağına, bir bomba daha düştü.
Bedeni paramparça bir kadın,
Öldürüldü kocası,
Satıldı bedeni,
Bir başka kadın çocukları için ağladı,
Yalvardı, dilendi.
Bir baba bir botta, çocuklarını karısını yitirdi,
Çaresiz gözleri yaşlı, bir yaşlı dünyaya lanet etti.
İşte bu yaşananlar, savaşsız bir ortamda rahat çayını yudumlarken, boğazına düğümlenmeli insanın, acımak, üzülmek yetmez, bu koşulları yaratanların iktidarına son verilmeli. Önümüz 1 Mayıs. Gücümüzü göstermek için, emperyalist savaşlara hayır demek için, haydi 1 Mayıs’a!