İzmir Çiğli Organize Sanayi Bölgesinde bulunan TARİŞ işletmesinde işten atmalara karşı direnen işçilere ve onlara destek veren sendikacılara 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Sendikalaşma hakkı yok sayılarak, hakkını arayan işçi cezalandırıldı.
TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı fabrikasında DİSK/Gıda-İş Sendikasına üye olan işçilerden 7’si 6 Kasım 2018’de işten atılmış, bunu protesto eden işçiler vardiya bitiminde işyerini terk etmeme kararı almışlardı. İşçilerin işyerini terk etmeme eylemine destek olmak üzere fabrika önüne DERİTEKS, Birleşik Metal-İş, Gıda-İş ve Genel-İş sendikalarından üye ve yöneticiler de gelmişlerdi. Atılan arkadaşlarının geri alınması ve sendikanın tanınması talebiyle eylemlerini gerçekleştiren işçilere polis saldırmış ve 65 işçi gözaltına almıştı. Yasal, anayasal ve meşru haklarının tanınmasını talep ettikleri için gözaltına alınan işçiler serbest bırakıldı ama hem onlar hem de sendikacılar hakkında dava açıldı. Davanın gerekçesi ise 2911 sayılı toplantı ve yürüyüş kanununun ilgili maddesine dayanarak “hürriyetten mahrum bırakmak.” İşten atılan, işsizliğe ve açlığa terk edilen işçiler ama haklarında dava açılan yine işçiler! Üstelik patronun mahkemedeki tanığı polisti! Yani patron ve devlet açıkça işçilere karşı işbirliği yaptı. Karşıyaka Adliyesi 9’uncu Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davanın ikinci duruşmasında, mahkeme heyeti işçilere 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. İşçilerin sendika hakkını tanımayan ve haksız bir şekilde işçileri işten çıkaran patrona ise soruşturma bile açılmadı!
Mahkemenin patron yanlısı kararına işçiler ve işçilerin avukatı tepki gösterdi. İşçilerin avukatı Hasan Hüseyin Evin, dava sürecindeki gelişmeleri hatırlatarak şöyle konuştu: “Savcılık hem 2911 sayılı toplantı ve yürüyüş kanununa muhalefet hem de konut dokunulmazlığını ihlal şüphelerinden takipsizlik kararı vermiş ve bu kesinleşmişti. Dosya kapanmışken yine aynı savcı tarafından bir dava açıldı. Kanaatimizce her halükarda bir ceza vermek gerektiği düşüncesine sahip olmuş olmalılar. 2911 sayılı toplantı ve yürüyüş kanunu kapsamında, yönetimin dışarı çıkmasını engelledikleri gerekçesiyle 1 yıl 3 ay ceza verildi. Kararı istinafa taşıyacağız.”
Mahkeme hapis cezası kararını verip cezayı ertelemiş olsa da, verilen ceza işçilerin birlik ve dayanışmasını kırmayı, morallerini bozmayı, gözdağı vermeyi hedefliyor. Açıkça TARİŞ patronunun çıkarı gözetilmiştir. İşçilerin grevleri yasaklanıyor, direnişler baskı altına alınıyor, işçilerin haklarını aramasının önüne geçilmeye çalışılıyor. TARİŞ işçilerine verilmiş ceza, aslında tüm işçi sınıfına verilmiştir. Amaç işçilerin haksızlıklara, ağır çalışma koşullarına ve düşük ücretlere karşı seslerini çıkarmasını engellemektir. Ama ne yaparlarsa yapsınlar işçilerin mücadelesini durduramayacaklar!