Ben işçi sınıfının işsiz bir bireyi olarak bu sene ilk defa 1 Mayıs’a katıldım. Şanslıyım ki bu ilk 1 Mayıs’ıma UİD-DER ile katıldım. Çünkü UİD-DER ile tanışmak, hayatımın dönüm noktalarından biri oldu. 1 Mayıs alanına gitmeden önce bilinçli olarak yaratılan ve maalesef birçok kişinin kapıldığı korku iklimine ben de kapılmış, kafamda bir sürü önyargıyla gitmiştim. Lakin alana gidip o coşkuyu, o heyecanı ve o haklı mücadeleyi somut olarak görünce hiçbir şüphe kalmadı kafamda. Bütün işçi sınıfı 1 Mayıs’a katılmalıdır çünkü ben de o kitleyi görmeden önce “tek başıma ne yaparım?” diye düşünüyordum. Fakat gittikten sonra gerçekten de “milyonların içinde yalnız olmadığımı” gördüm. Tabi UİD-DER ile katılmanın bir ayrıcalık olduğunu düşünüyorum. Çünkü oradaki disiplini, samimiyeti ve tüm işçileri kucaklar nitelikteki sloganları ile UİD-DER farklıydı. UİD-DER’in bu farklılığı diğer insanlar tarafından da fark ediliyordu. Nitekim oradan geçenler halayımıza eşlik ediyor, sloganlarımızı atıyorlardı. Tabi bu da bizi gururlandırıyordu.
UİD-DER attığı sloganlarla da farkını ortaya koydu. Aslında seçtiği sloganlar herkesin ortak sorunlarını dile getirdiği için herkes tarafından benimsendi. İşçilerin birlik, dayanışma ve mücadelesi hakkında anlatılan her şeyin somutlaşmış hali 1 Mayıs alanındaydı.
Yaşasın işçilerin dayanışması, yaşasın 1 Mayıs diyor ve UİD-DER ile nice 1 Mayıslar diliyorum. Seneye aynı coşku ve heyecanla alanlarda olmak ümidi ile…