
Benim bir rüyam var. Sizin için, bizim için bir rüyam var. Savaşların olmadığı, insanın insanı sömürmediği, açlığın, yoksulluğun olmadığı, kimsenin bir diğeri üzerinde tahakküm kurmadığı, yaşamanın çile değil mutluluk olduğu bir rüyam var. Düşünün, hayatın her alanının bizim gibi emeği ile geçinen örgütlü işçiler tarafından belirlendiğini. Çocuklar bombaların altında can vermesin, uçurtmalara özgürce koşsunlar, gülsünler istiyorum.
Yaşadığımız dünyada bir avuç asalak, milyarlarca insanın kaderini belirliyor. Çünkü sermaye sahiplerinin gözleri doymuyor. Kârları uğruna binlerce insanı savaşlarda katledip binlercesinin geleceğini göç yollarında ellerinden alıyor. Her birinin kendince hayalleri özlemleri vardı. Savaştan kaçan insanlar dillerini bilmedikleri ülkelere sığınmak zorunda kalıyorlar. Onlara yaşamı daha zor hale getiren egemenler bu savaştan sadece kârlarını düşünüyorlar. Kapitalizm insanlığa acıdan başka bir şey vaat etmiyor ve hayallerini, geleceklerini çalıyor. Oysa insanlık bu kötü, bu kokuşmuş düzeni hak etmiyor. Daha güzel, yaşanası bir dünyada yaşamak bizlerin elinde. Ben inanıyorum bir gün işçi sınıfı ayağa kalkacak. Zalimlerin zulmüne son verecek. Benim rüyam işçi sınıfın rüyası, benim rüyam insanlığın kurtuluşunun rüyası.
Haydi, sen de düşle,rüyalarımız gerçek olsun
Yarını kuralım özgürlüğe kanat açalım…