
Hindistan’da 8 Ocakta gerçekleşen, 250 milyon işçi ve emekçinin katıldığı genel grevin ardından bu kez de banka işçileri bir grev gerçekleştirdi. 31 Ocak ve 1 Şubatta, parlamentoda 2020-2021 yılı bütçe görüşmelerinin yapıldığı günlerde gerçekleştirilen greve kamu bankalarında çalışan yaklaşık 1 milyon işçi katıldı. İşçiler bankaların özelleştirilmesine karşı çıkıyor, yüzde 20’lik ücret zammı ve haftalık iş günü sayısının beşe düşürülmesini talep ediyor.
Modi hükümeti kemer sıkma politikalarıyla, işçi ve emekçilerin haklarına yönelik saldırılarıyla krizin faturasını Hindistan işçi sınıfının sırtına yıkmaya çalışıyor. Başbakan Modi’nin IMF’nin talepleri doğrultusunda kamu bankalarını birleştirme ve özelleştirme planları da bu saldırılar arasında. Kamu bankalarında çalışan işçiler, bankaların birleştirilmesiyle yaklaşık 5 bin banka şubesinin kapatılacağını ve binlerce işçinin işsiz kalacağını dile getiriyor. Özelleştirilecek bankalarda ise güvencesiz ve düşük maaşlara çalıştırılacaklarını belirten işçiler bu saldırıya izin vermeyeceklerini dile getiriyorlar. 2017’den bu yana zam almayan işçiler, yüzde 20’lik ücret zammı talebinde de kararlı. Son olarak gerçekleştirilen görüşmelerde hükümet zam teklifini yüzde 15’e çıkardı ancak haftalık iş gününün düşürülmeyeceğini açıkladı. İşçiler bu teklifin kabul edilemez olduğunu dile getirdiler. Kamu bankalarında örgütlü dokuz sendikanın çatı örgütü olan Birleşik Banka Sendikaları Forumu (UFBU), grev çağrısında bulundu ve yaklaşık 1 milyon işçi bu çağrıya kulak verdi. Özel bankalarda çalışan işçilerin de desteğiyle iki gün boyunca devam eden grevde bankacılık işlemleri neredeyse durdu, banka şubeleri açılmadı, ATM’lerden para çekilemedi. İşçiler bu etkili grevle hükümeti bir kez daha uyardı.
Hindistanlı egemenler baskıları arttırmaya, Hindistanlı işçi ve emekçileri sindirmeye çalışıyor. Ancak egemenlerin, mücadeleci Hindistan işçi sınıfı karşısında işi hiç de kolay görünmüyor!