Merhaba dostlar. Ben devlet hastanesinde çalışan bir sağlık işçisiyim. Yaşadığımız sorunları ve gözlemlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Biliyorsunuz ki son dönemlerde tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs hastalığı konuşuluyor her yerde, insanlar panik yapmaya başladı. Çalıştığım hastane de bu durumdan nasibini aldı. İlk günden beri bir bilgi kirliliği yaşanıyor. Kimse ilk ağızdan bir şey duymuyor, kulaktan kulağa bir sürü dedikodu yayılıyor. Ayrıca bıraktık koronavirüsü, zaten alınması gereken en basit hijyen tedbirleri dahi alınmıyor. Hangi arkadaşımla konuşsam malzeme eksikliğinden bahsediyor. İlaç eksiklikleri, maske ve dezenfektan yetersizlikleri, depoların boşalması vs. Şu an hastanelerde tam anlamıyla kaos ortamı var.
Geçen gün hastane müdürlerinden biri yanına dört kişiyi alıp bölümleri tek tek gezdi. Bizim çalıştığımız alana da geldiler ve “bir eksiğiniz var mı?” diye sordular. Biz de aklımıza gelenleri söyledik. Maske yetersizliğini, temizliğin az yapıldığını, eldivenlerin yeterince verilmediğini aktardık. Onlar da “bu konuda bir sıkıntınız olmasın, sorumlu çalışanlar her daim dolaşıyor, bir sorununuz olursa zaten biz buradayız” dediler ve odadan ayrıldılar.
Ertesi gün odamızda maske bitti. Sorumlu hemşire bana “siz firma elemanısınız size şirketinizin maske vermesi gerekiyor” dedi. Ben de “şirketimiz bize depolarında maske kalmadığını, sizden isteyebileceğimizi söylüyor” dedim. Veremeyeceklerini söylediler, ısrarım üzerine de yönetim binasından birinin ismini verdiler ve ondan istememizi belirttiler. Ben de “tamam” dedim, gittim yönetim binasına, bahsi geçen kişiyi buldum. O da tam tersini, yani sorumlu hemşireden istememi söyledi. Ben zaten oradan geldiğimi söylediysem de çalıştığım bölüme elim boş dönmek zorunda kaldım.
Hastanemize şüpheli bir hasta geldiğinde hastayı izole müşahede alanında tutuyorlar. Bu alan normal müşahede alanlarının tam ortasında kalıyor ve aralarda geçişi sağlayan kapılar var. Yani izole müşahedede şüpheli olarak tutulan bir hasta, diğer hastalarla aynı ortamda bulunuyor. Bu durum, bu kadar abartılan bu virüsün yayılma riskini arttırmıyor mu? Ayrıca hastanede yaşı ve sağlık durumları nedeniyle risk altında olan pek çok işçi arkadaş var. Bir tanesi izin vermedikleri için mecburen on gün rapor yazdırdı kendisine... Ekranların karşısına geçip “tedbirlerimizi alıyoruz” diyorlar ama gel gelelim işin arka planı hiç de öyle değil! Yaşadığımız bu sorunlar karşısında işyerlerimizde güçlü birlikler kurmaktan ve mücadele etmekten başka seçeneğimiz yok. İşçi kardeşlerimizle birleşmeli, sorunlarımızı birlikte çözmeliyiz.
Sağlık İşçileri El Ele, Birlikte Mücadeleye!