
Kapitalist sistem çürümeye başladı ve yaşadığı büyük krizin içerisinde çırpınıp duruyor. Sermaye sınıfı, uzun süredir bu büyük krizi atlatma politikaları üretip, kendini aklama derdinde. Son aylarda adını bol bol duyduğumuz Covid-19’u bahane ederek nicedir geliyorum diyen ekonomik krizle ilgili kafa karışıklığı yaratıyorlar. Dikkatli, uyanık ve örgütlü olmamız gereken günlerden geçiyoruz kardeşler, buna her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
Patronlar sınıfı ekonomik krizin virüsten kaynaklandığını düşündürmek, kapitalist sistemi temize çıkarmak için uğraşıyor. Koronavirüsü fırsata çevirerek, abartılı bir salgın hikâyesine dönüştürdüler. Emekçileri korkutmak, yalnızlaştırmak ve örgütsüz kılmak istediler. Mesela 2 yıldır yaygın olan enflüanza virüslerinin ne kadar can aldığından birçoğumuzun haberi dahi olmadı. Araştırmalara göre enflüanza veya dönemsel gripler, her yıl 20-40 milyon kişinin hastalanmasına, 250-300 bin kişinin yaşamını yitirmesine yol açıyor. Geçen yıl 10 milyon insan verem hastasıydı ve bunların 1,5 milyonu hayatını kaybetti. Yani her gün 4100 kişi öldü! Açlıktan ölen çocukları, iş cinayetlerini, kanser vakalarını, çeşitli önlenebilir hastalıklardan hayatını kaybedenleri saymıyorum bile. Fakat bir anda adı duyulan koronavirüs evden çıkmamıza bile engel olacak hale getirildi, sanki dışarıya adım atsak çöp öğütücüler gibi bizi anında yok edecek! Koronavirüs iyice korkunçlaştırıldı, sürekli evden çıkmayın çağrıları yapılıyor. Peki, her yıl bu kadar can kaybı varken önemsenmeyen insan hayatı, şimdi neden bu kadar önemsenir oldu? Bu işte bit yeniği olduğu buradan belli!
Egemenler gün geçtikçe emekçileri daha fazla korkutup, paniğe sürüklüyorlar. Abartılmış salgın hikâyeleriyle üç dört kişinin bir araya gelmesini dahi engellemeye çalışıyorlar. Egemenler bu planlarını medya eliyle hayata geçiriyor, işçilere korku taşıyorlar. İşyerimdeki arkadaşlarımın pek çoğu öyle korkutulmuş durumda ki toplanıp bu meseleyi konuştuğumuzu gören başka arkadaşlar homurdanmaya başlıyor. Daha çok bir araya gelmemiz gereken bu zamanlarda, işçi sınıfını yine kendi içinde bölmeye çalışıyorlar. Alınan tedbirlerin biz emekçilerin sağlığı için olduğunu bize yutturmaya, virüs bahanesiyle krizin faturasını yine bize kesmeye çalışıyorlar. Buna izin vermeyelim kardeşler, tuzağa düşmeyelim!