Birleşik Metal-İş’in MESS dayatmalarına karşı örgütlediği yürüyüş eylemleri devam ediyor. İMES organize sanayi bölgesinde Birleşik Metal-İş üyesi ABB işçileri, bu hafta çevre fabrikalardaki işçilere de seslerini duyurabilmek için yürüyüş kolunu uzattılar. Yürüyüş boyunca “yaşasın işçilerin birliği”, “krizin faturası patronlara”, “MESS şaşırdın, sabrımızı taşırdın”, “sefalet zammı istemiyoruz”, “sefalet zammını al başına çal” sloganları atıldı. Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu Mert Akışkan fabrikası da eyleme destek vermek için oradaydı.
Yürüyüşe katılımın geçen haftaya nazaran daha kalabalık olmasına karşın, atılan sloganların daha cansız olduğu göze çarpıyordu. İşçilerle sohbet ettiğimizde bunun sendikanın tutumundan kaynaklandığını söyleyerek şunları eklediler: “Mesaiye kalmama kararı aldık ve bunu tüm bir hafta boyunca uyguladık. Tam patronun boğazına çökmüştük ki, sendika tarafından mesailere kalabileceğimiz açıklandı. En azından bir fabrikada patronu sıkıştırmıştık, ama kararın değiştirilmesiyle patron nefes almış oldu. İşyeri temsilcileriyle konuştuğumuzda kararın genel merkezden geldiğini söylediler.”
Eylem esnasında işçiler yürüyüşe katılan sendika yöneticilerine mesailere kalmama kararının kaldırılma sebebini sorup, yöneticiyi sıkıştırdılar. İşçilerin sıkıştırması üzerine yönetici şu cevabı verdi: “Bizler daha uygun koşulları bekliyoruz.” Birleşik Metal-İş sendikası yöneticileri bunları söylerken, yürüyüş kolu Delphi fabrikasının önünden geçtiğinde, Türk Metal sendikasının işyeri temsilcileri fabrika önünde etten duvar ördüler. Zira işçiler ilgiyle yürüyüşü izliyordu ve Türk Metal temsilcileri işçilere engel olmaya çalışıyorlardı.
MESS’in sıfır zam dayattığı, fazla mesai ücretlerinin aşağı çekilmek istendiği, patronların krizi gerekçe göstererek işten atmaları, esnek çalıştırmayı, ücretsiz izinleri yaygınlaştırdıkları bir süreçte, bizlerin örgütlü mücadelede yer alma gerekliliği daha da yakıcılaşıyor. Yani tam da bu süreçte daha fazla işçi arkadaşımızla yan yana gelip hep birlikte, bizlere dayatılan koşullara karşı mücadele etmeliyiz.
Yaşasın işçi sınıfının örgütlü mücadelesi!