Türk-İş, kıdem tazminatının fiilen gaspını da içeren torba yasa teklifine karşı 27 Ekimde Türkiye genelinde eş zamanlı eylemler gerçekleştirdi. Ankara, Kocaeli, İzmir, Adana ve Diyarbakır gibi pek çok kentte yapılan eylemlere Türk-İş’e bağlı sendikalar ve üye işçilerin yanı sıra çeşitli siyasi partiler ve emek örgütleri de katıldı. Eylemlerde kıdem tazminatının işçilerin en temel iş güvencesi olduğu vurgulanarak mücadele çağrısı yapıldı. Ortak açıklamada şu hususlara yer verildi:
“İstihdam paketi adı altında kamuoyuna sunulan düzenleme uzun vadede bir güvencesizleştirme ve sendikasızlaştırma paketidir. Böyle bir düzenlemeye karşı çıkmazsak hem kendimize hem de çocuklarımıza çok büyük kötülük yapmış oluruz. Bu gidişe dur dememiz gerekiyor. Meclisten geçen sözüm ona istihdam paketi, işverenlere teşvik, muafiyet, af getirmektedir. Salgın koşulları fırsata dönüştürülmek istenmektedir. Salgın koşullarında işsizlikle mücadele böyle olmaz. İşçiler zorla ücretsiz izne çıkarılarak, günlük 39 lira ile yaşamak zorunda bırakılamaz! TBMM’deki söz konusu düzenleme ‘işçiye ölümü gösterip sıtmaya razı etme’ düzenlemesidir! Bugün rüzgâr eken yarın fırtına biçecektir! İşçinin bu düzenlemeye vereceği yanıt nettir: Mücadele, mücadele, mücadele!”
Sermaye sınıfı ve onun siyasi temsilcileri uzun zamandır kıdem tazminatını bir fona devrederek gasp etme planları yapıyorlar. Böylelikle kıdem yükünden kurtulup tek tek ya da toplu halde işçileri sorunsuzca işten atma olanağı elde etmek istiyorlar. Bu yönde defalarca girişimde bulunan AKP hükümeti, her seferinde işçi örgütlerinden gelen tepkiler üzerine geri adım atmak zorunda kalmıştı. İşçi sınıfının saflarındaki dağınıklıktan ve sendikalara çöreklenmiş bürokrat sendikacılardan güç alan siyasi iktidar, şimdi yeniden harekete geçiyor ve hazırladığı yasa teklifiyle kıdem tazminatını fiilen gasp ediyor. Bu bakımdan bilinçli işçilerin işyerlerinde, fabrikalarında kıdem tazminatının gasp edilmesi planlarını teşhir etmesi, işçilerin sendikalarını harekete geçirmek üzere basınç uygulaması büyük önem taşıyor.
Nitekim işçilerin mücadele örgütü UİD-DER, önceki yıllarda “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyelim [1]” sloganıyla Türkiye’nin işçi bölgelerinde etkili bir kampanya yürütmüş, işçilerden topladığı ve Meclise ilettiği 65 binin üzerinde imzayla ve çeşitli eylemlerle işçilerin protestosunu yükseltmişti. Bunun üzerine çeşitli sendikalar da eylemler ve kampanyalar düzenlemişlerdi. O dönemde işçi sınıfının tepkisini gören siyasi iktidar geri adım atmak zorunda kalırken UİD-DER’e bir açıklama gönderen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, kıdem tazminatının kaldırılmasının gündemde olmadığını bildiriyordu. Bugün de sermaye sınıfının ve iktidarın saldırılarını püskürtmenin tek yolu örgütlü mücadeledir.
Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyelim!