
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) enflasyon oranını yıllık %14,60, aylık %1,25 olarak açıkladı. TÜİK’in yine rakamlara takla attırarak oluşturduğu enflasyon oranlarının açıklanmasından sonra kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş zam oranları da belli oldu. Yüzde 4,36 enflasyon ve yüzde 3’lük de sözleşme zammıyla toplam ücret zammı yüzde 7,33 oldu. TÜİK’in açıklaması öncesinde Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Emekli-Sen Türkiye genelinde tüm şubelerinde emekli maaşlarına açıklanacak resmi enflasyon oranına göre yapılacak zam için basın açıklamaları yaptı.
Ankara’da Emekli-Sen üye ve yöneticileri sendika genel merkezi önünde bir araya geldi. Açıklamayı Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz yaptı. Yavuz, açıklamada TÜİK’in resmi enflasyon oranlarının güvenilmez olduğunu vurguladı. “Ülkede dört kişilik bir aile için açlık sınırı 2 bin 590 lira ve yoksulluk sınırı 8 bin 436 lira iken asgari ücretlilere yapılan zam ve TÜİK’in açıklayacağı enflasyon rakamlarıyla beraber emeklilere yapılacak zam oranlarının emeklileri ölüm sınırına iteceği açıktır. Birileri, işçi sınıfının, kıt kanaat geçinerek patronlara, hükümete boyun eğmesini istemektedir! Birileri, emeklilerin evlerinde, üstelik böylesi zorlu bir pandemi sürecinde, ellerine geçmeden eriyen üç kuruş ile ölümü beklemesini istemektedir!” dedi.
Yavuz, iktidarın yayın organı olarak hareket eden basının her gün emeklilere zam müjdesi haberlerini sürmanşetten verdiğini söyledi ve bu haberlerin algı operasyonunun bir parçası olduğunu anlattı. Yavuz, şöyle konuştu: “Daha geçtiğimiz Temmuz ayında yapılan zamlarla en düşük emekli ücretinin 1500 liraya yükseltileceği ‘müjdelenirken’ gerçekte olan yaklaşık 3 milyon emeklinin ücretlerinin 1252 lira civarında kalmasıydı. Bu durum zamlı haliyle bile açlık sınırının altında kalan emekli ücretleriyle birlikte Türkiye’yi Avrupa ülkeleri arasında gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu ülke konumuna getirmekteydi. Üstelik bu yıl ücretlere %100 bir zam yapılsa bile emeklilerin zamlı ücretleri açlık sınırında kalmaya devam edecektir. En düşük yüzde 20’lik dilimdeki 2,6 milyon emeklinin aylık 763 lira harcanabilir geliri olduğu göz önüne alındığında ise yapılması gereken zam %400 gibi bir orana tekabül etmektedir. Bu durum emeklilerin ücret dağılımında ve ülkenin gelişmesinden aldıkları payda göz ardı edildiğinin göstergesidir.” Yavuz, bu durumun emeklilere “ölün!” demekten öteye geçmediğini vurguladı.
Mücadelede kararlı olduklarını belirten Yavuz, taleplerini şöyle sıraladı:
- Emeklilikte insan onuruna yaraşır ücret almak
- Emekli ücretlerinin sadece enflasyona endeksli değil; milli gelir artışı da göz önüne alınarak belirlenmesi ve asgari ücretin altında aylık emekli ücreti belirlenmemesi
- Emekli ücretleri arasındaki farklılıkların giderilmesi için acilen bir intibak yasasının hayata geçirilmesi
- Emeklilikte yaşa takılanlar adı altında yaratılan sorunun bir an önce eşitlikçi bir biçimde çözüme kavuşturulması
“Hükümet Zammını Al Başına Çal”, “Emekliyiz Haklıyız Kazanacağız”, “Sefalete Teslim Olmayacağız”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz” sloganlarının atıldığı basın açıklaması mücadelede kararlılık vurgusuyla sonlandırıldı.