
Kocaeli’de Migros Şekerpınar deposunda çalışan işçiler, Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası DGD-SEN’e üye oldukları için ücretsiz izne gönderildi. Sendikaya üye olan işçilerin bir kısmı ise başka depolara sürülerek sindirilmek istendi. Bunun üzerine DGD-SEN üyesi işçiler deponun önünde direnişe geçtiler.
Sendikanın yaptığı açıklamalara göre, pandeminin başından beri işçiler, hiçbir önlem alınmadan 16 saat çalıştırılıyor. Yarım saatlik molalar ve ekmek arası öğünlerle çalışmaya zorlanıyorlar. 21 Aralık’ta depodaki işçilere yapılan testlerin sonucunda 81 işçinin Covid-19 olduğu açığa çıktı. Buna rağmen işçiler uzun saatler boyunca dip dibe çalıştırıldı. Daha sonra aralarında DGD-SEN üyesi işçilerin de olduğu işçiler ücretsiz izne çıkarılmaya başlandı. Şu ana kadar 100’den fazla işçi ücretsiz izne çıkarılmış durumda. Bu işçilerin yerine hızla yeni işçiler alındı. Bunlarla beraber, depoda çalışan kadın işçiler bazı amirler tarafından tacize ve mobbinge maruz bırakıldı.
Direnişçi işçiler başta ücretsiz izin saldırısı olmak üzere tüm hak ihlallerine karşı direniyor. 30 Aralık’ta deponun önünde eylem yapan işçiler ücretsiz izin uygulamasının kaldırılmasını, sendikal haklarının tanınmasını, depolarda gerekli önlemlerin alınmasını ve tacizci yöneticilerin gönderilmesini talep ediyorlar. Hem depo önünde hem de Migros mağazalarında eylemlerini sürdürüyorlar. Her gün 11.00-17.00 saatleri arasında Migros Şekerpınar depo önünde direnişlerini devam ettiren işçiler “Ücretsiz İzin Veriyorsunuz, Ücretli Hayat Devam Ediyor!”, “Ücretsiz İzin Patronlara Hak, İşçilere Gasptır!”, “Virüsten de Açlıktan da Ölmeyeceğiz, Haklarımız İçin Direneceğiz!” diyorlar.
Sendikal baskı ve haksızlıklara karşı PTT-Sen ve PTT Kargo-Sen’de örgütlendikleri için işten çıkarılan taşeron işçilerin direnişi de sürüyor. PTT’nin bir hafta içerisinde beş sendika yöneticisinin işine son vermesi üzerine direnişe geçen işçiler 9 Aralık’tan bu yana İstanbul ve İzmir’de PTT başmüdürlükleri önünde eylemlerini sürdürüyorlar.
Direniş alanlarında yapılan açıklamalarda ülke genelinde PTT’de çalışan taşeron işçi sayısının 17 bin civarında olduğu belirtiliyor. Sayıları her gün artan taşeron işçilerin yaşadığı sorunlar da günden güne büyüyor. İş tanımı olarak diğer işçilerden hiçbir farkları yok. Ama diğer mesai arkadaşlarının neredeyse yarısı kadar ücret alıyorlar. Ağır iş yükü nedeniyle her yıl yüzlerce taşeron işçi meslek hastalığına yakalanıyor. Zaten ağır olan çalışma koşulları pandemiyle birlikte alabildiğine zorlaştı. Ama işçiler yöneticiler tarafından hor görülüyor, hakarete uğruyor, baskı ve mobbinge maruz bırakılıyorlar. Birçok il ve dağıtım merkezinde sendika üyesi işçiler zorla istifa ettiriliyor. Sendika temsilcileri de ya sürgün ediliyor ya da işten çıkarılıyor. Sabır taşlarının çatladığını belirten işçilerin talepleri şöyle:
- Sendika yöneticileri işe iade edilsin!
- Ücretsiz izinler kaldırılsın!
- Sendikanın yetkisine yapılan usulsüz itirazlar geri çekilsin!
- Sendikaya ve sendikalı işçilere yapılan baskı ve mobbinge son verilsin!