Sakarya’nın Hendek ilçesindeki Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikasında 3 Temmuz’da bir patlama meydana gelmişti. Patlama sonucunda 7 işçi yaşamını yitirmiş, 126 işçi ise yaralanmıştı. Katliam hakkında açılan davanın ilk duruşması 6 Ocak’ta gerçekleşti. Daha önce gerçekleşen pek çok iş cinayetinde görüldüğü gibi sorumluların aklanmasını istemeyen işçi aileleri adalet taleplerini duyurmak istediler. Duruşma öncesinde “Hendek İçin Adalet” pankartıyla bir yürüyüş gerçekleştirdiler. Polis yürüyüşe engel olmak istedi. Polisin müdahalesine karşı işçi aileleri, “Burada aileler engellenmeye çalışılıyor. Biz istiyoruz ki işçilerin canına kast edenler engellensin. Biz istiyoruz ki bu çalışma düzenini sürdürenler engellensin” diyerek tepkilerini dile getirdiler.
3 Temmuzda Coşkunlar Havai Fişek Fabrikasındaki patlamada yakınlarını yitiren aileler polisin engellemesiyle karşılaştı. Aileler: "Biz istiyoruz ki işçilerin canına kast edenler engellensin. Biz istiyoruz ki bu çalışma düzenini sürdürenler engellensin!"#HendekİçinAdalet [2] pic.twitter.com/LKJv4ebMvy [3]
— UİD-DER (@uid_der) January 7, 2021 [4]
Tutuklu bulunan 5 sanık duruşmaya cezaevinden SEGBİS ile katıldı. Fabrika sahiplerinden tutuklu sanık Yaşar Coşkun tahliyesini istedi. Sanığın avukatının patlamanın bir sabotaj olduğunu iddia etmesi işçi ailelerinin ve avukatların tepkisini çekti. Ayrıca duruşma salonunun küçüklüğü nedeniyle ailelerin tamamının salona sığmaması da ailelerde haklı bir öfke yarattı.
Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, duruşmanın fiziki koşulları uygun, tüm müştekilerin içeri alınabileceği bir salonda yapılmasına karar verdi ve davayı 15 Mart’a erteledi.
İşçi aileleri tüm engellemelere karşın yaptıkları basın açıklamasında adaletin yerini bulması için mücadelelerine devam edeceklerini ifade ettiler. Katledilen işçilerden birinin kardeşi, polisin engellemelerine karşı tepkisini şöyle dile getirdi: “Kaç parça aldım ben kardeşimi, kaç parça biliyor musun? Parası olan kazanmayacak. Parası olan üç gün yatıp çıkmayacak. Fabrikada kölelik yapan kazanacak.” İşçi aileleri basın açıklamasında adalet arayışlarının devam edeceğini vurguladılar: “Bu insanlar canlarını nasıl kurtaracaklarını bilemediler. Biz iki gün dayımı aradık orada, bütün morglarda. Bizim taleplerimizi dinleyecekler. Buradaki kadınların hepsi fabrika çalışanı, aileler, aile yakınları. Herkesin Coşkunlar’la bir şekilde ilgisi var. Burada uyarmışlar. Bir hafta öncesinden yalvarmışlar. ‘Böyle yapmayın burası patlayacak’ demişler. Şimdi ölüm sırası üzerinden diyorlar ki ‘daha çok işçi ölmedi ki niye bu kadar tantana yapıyorsunuz?’ Çocukları, sevdikleri, hayalleri, yaşamları vardı onların. Bu unutulacak bir iş değil. Biz istiyoruz ki bu sesimiz duyulsun, bunlar bir daha yaşanmasın.”