Son bir hafta içinde Kocaeli’de 5 kişi intihar etti. Gölcük’te 26 yaşındaki Ahmet Tarı elektrik direğinden atlayarak, İzmit Yeşilova Mahallesinde 28 yaşındaki Kadir Gündüz boş bir barakada kendini asarak, Körfez Güney Mahallesinde Ünal Çetinkaya inşaattan atlayarak, 28 yaşındaki Tugay Adak ve Gebze’de 32 yaşındaki Samet Özer yaşadığı evde kendini asarak intihar ettiler. Bu genç insanların intihara sürüklenmesi insanın kanını nasıl dondurmaz!
İntiharın nedenini kişinin yaşadığı anlık bunalımlara bağlamak gerçekleri görmemek ya da çarpıtmaktır. İntihar eden insanları o duruma sürükleyen sorunların üstünü örtmeye çalışmaktır. İntiharlar, işsizliğe ve yoksulluğa verilmiş umutsuzca bir tepkidir. Tüm bilimsel araştırmalar, işsizliğin ve yoksulluğun büyüdüğü dönemlerde toplumun mutsuz ve umutsuz olduğunu ortaya koyuyor. Depresif ruh halinin hâkim olduğu bu dönemlerde intiharlar adeta bir salgına dönüşüyor. Nitekim Türkiye’de her geçen gün daha fazla insan işsizliğin, yoksulluğun, artan borçların neden olduğu bunalım ve çaresizliğin içine itiliyor. İçinde yaşadığımız sömürü düzeninde örgütsüz insanlar büyük sorunlarla boğuşuyor, kendilerini yalnız ve çaresiz hissediyorlar. Eşitsizlik ve adaletsizlik üzerine kurulu, bu eşitsizlik ve adaletsizlikleri durmaksızın körükleyerek ayakta duran kapitalizm, yaşamı dayanılmaz hale getiriyor. Yoksul işçilere, emekçilere, gençlere hayatı zehir ediyor. Tek başına kalan, yalnızlık girdabına itilen, dayanışmanın yoksunluğunu yaşayan gençler hayatlarına son veriyorlar.
Adıyaman’dan Kocaeli’ye iş bulup çalışmak için gelen 25 yaşındaki Ünal Çetinkaya ekonomik sorunlar nedeniyle intihara sürüklendiğini sosyal medya hesabında anlatarak gitti ölüme. İntihar etmeden önce isyanını dile getirdi, belki de içini döktü. Çetinkaya, ailesine bakmakta zorlandığını, artık nefes alamadığını, o güne kadar Allah’a olan inancı nedeniyle intihar yerine sabrettiğini yazdı. İntihar düşüncesiyle doluyken bile en güzel şeyin sorgulamak olduğunu, kadınlara şiddet gösterilmemesi gerektiğini söyleyecek kadar duyarlı bir insandı. Adeta onun yapamadığını yapmamızı ve kapitalizm altında hayatın yüküne dayanabilmemiz, değişim yaratabilmemiz için el ele verip çaba sarf etmemiz gerektiğini anlatmak istedi.
İnsanları intihara sürükleyen bu vahşi kâr düzenidir. Bu acı verici intiharlardan geriye kalan tek ders, hayata örgütlenerek, dayanışma ağlarını güçlendirerek, haksızlıklara karşı birlikte mücadele ederek tutunmaktır.