
Manisa’nın Soma ilçesinde Uyar Madencilik’e ait ocaklarda yıllar boyunca çalışan ve 15 yıldır tazminatlarını alamayan işçiler mücadelelerini sürdürüyorlar. İşçiler 5 Temmuzda Bağımsız Maden-İş sendikasının da desteğiyle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’yla görüşmek üzere bir kez daha Ankara’ya doğru yola çıktılar. Ankara girişinde polis tarafından otobüsleri durdurulan işçiler, geceyi bir benzin istasyonunda bekleyerek geçirdiler. Maden işçileri verilen sözlerin tutulmasını, gasp edilen tazminatlarının ödenmesini istiyorlar.
Yola çıkmadan önce sosyal medya aracılığıyla dayanışma çağrısında bulunan madencilerin bu çağrısı yanıtsız kalmadı. “Madencinin Tarafındayım” tagıyla başlatılan dayanışma kampanyasına destek yağdı. Çeşitli sektörlerden işçiler, işyerlerinden çektikleri videolarla sınıf dayanışmasının anlamlı örneklerini sergilediler. Sanatçılardan gazetecilere, emek örgütlerinden siyasetçilere kadar pek çok kişi ve kurum da madencilerin yanında olduklarını belirterek dayanışmayı büyütmeye devam ediyorlar.
Madenciler Ankara’nın girişinde sosyal medya aracılığıyla bir canlı yayın yaptılar. Canlı yayında konuşan Bağımsız Maden-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Başaran Aksu, yıllardır verilen sözlerin tutulmadığını hatırlatarak şunları söyledi: “2014’te o zaman Başbakan olan Erdoğan söz verdi. Uyar madencilerinin tazminatlarını çözeceğini söyledi. Sonra bütün enerji bakanlarıyla, çalışma bakanlarıyla, AKP grup başkanvekili Özlem Zengin ve Süleyman Soylu ile görüşmeler yaptık. En son bize dediler ki Mustafa Elitaş ile görüşün. Onunla da iki hafta önce görüştük. Bize bu işi çözüp 1 Temmuzda haber vereceğini söyledi. Olumlu ya da olumsuz herhangi bir dönüş olmadı. Yine bir çözüm çıkmadı. Bizler de 40 kişilik bir temsilci heyeti oluşturduk ve bu mesele çözülmeden Ankara’dan ayrılmamaya karar verdik.”
Aksu’nun ardından konuşan öfkeli madenciler ise bir kez daha haklı taleplerini dile getirdiler: “Yalanlara, sahte vaatlere kanmıyoruz artık. O madende kimimiz kör olduk, kimimiz sakat kaldık, kimimiz ciğerini kaybetti. Canımızdan olduk! Biz sadaka istemiyoruz ve haklarımızı almadan dönmeyeceğiz. Ölmek var dönmek yok!” dediler. “Görmeyen gözüm ve topal bacağımla bugün buradayım” diye konuşan maden işçilerden İdris Sarıkaya yetkililere tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Biz sizin sözünüz üzerine Manisa’daki eylemlerimizden vazgeçip beklemeye geçmiştik. Sözünüzü ne zaman tutacaksınız? Sözünüze, adalet yemininize saygınız varsa bu görmeyen gözlerin hesabını vereceksiniz!” Konuşmaların ardından işçiler 5 arkadaşlarını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile görüşme için uğurladılar.
Somalı madenciler, benzer sorunlar yaşayan Ermenek’teki madenci kardeşleriyle birlikte geçtiğimiz yıl gasp edilen hakları için Ankara’ya yürüme kararı almıştı. Polis ve jandarma tarafından yürütülmeyen, defalarca saldırıya uğrayan işçiler Manisa ve Karaman’da aylar boyunca direndi. Basın açıklamaları düzenledi, eylemler gerçekleştirdi. Valiler, kaymakamlar, iktidar milletvekilleri, bakanlar… Yetkililerle defalarca görüşmeler yaptılar, sözler aldılar. Son olarak bizzat İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan sorunlarının çözüleceğine, tazminatlarının yatırılacağına dair söz alan işçiler, eylemlerine bir süre ara verdi. Verilen sözler tutulmadı, madencilerin hakları verilmedi.
Gelinen aşamada, madenciler üç ayrı yerde mücadeleyi kararlılıkla sürdürüyorlar. 40 kişilik temsilciler heyeti Ankara girişinde, 5 kişilik görüşme heyeti Bakanlığın önünde, diğer madenciler ve aileleri ise Soma Hükümet Meydanında haklı mücadelelerini sürdürüyorlar. Madenciler boyun eğmiyorlar, işçiye yaraşır şekilde mücadelelerine sahip çıkıyorlar. Ve haklarını söke söke alana kadar da mücadeleye devam edeceklerini dosta düşmana gösteriyorlar.