
Türkiye’nin önemli işçi havzalarından biri olan Çerkezköy’deki Indomie Adkotürk’te grev günü gelip çattı. Sendikalaştıkları için işten atılan Tekgıda-İş üyesi işçiler aylardır kapı önünde direnişteyken patron da içeride çalışan işçilerin çıkacağı grevi etkisiz kılmak için haftalardır çeşitli oyunlar çeviriyor. Patronun toplu iş sözleşmesi sürecindeki uzlaşmaz tutumu nedeniyle 23 Ağustosta greve çıkan işçiler, bu sefer de polis engeliyle karşılaştı.
Peki, bu zamana kadar neler oldu Adkotürk’te? Birkaç dakikada pişirilip, tüketeni “mutlu ettiği” reklamları yapılan makarnaları üreten işçiler, yıllardır mutsuzluk içindeler. Ağır ve yıpratıcı çalışma koşulları, düşük ücretler, gasp edilen mesai ücretleri, mobbing, çeşit çeşit hukuksuzluklar… Bu sebeplerle işçiler anayasal haklarını kullanarak 2017’de sendikalaşmış ve Tekgıda-İş’e üye olmuşlardı. Sendikanın içeride çoğunluğu sağlayıp bakanlıktan yetki belgesini almış olmasına rağmen patron lehine uzayan yargı süreci, işçilerin sendikalı olmasını 4 yıl boyunca engelledi. Süreç sendika ve işçi lehine sonuçlandı fakat bu sefer de patron sendikal örgütlenmede öne çıkan işçilere yönelik işten atma saldırısına girişti. Ancak ne işten atılan işçiler ne de Tekgıda-İş bu saldırıya boyun eğmedi, fabrika önündeki direniş kararlılıkla sürdü.
Direniş süreci devam ederken diğer taraftan da fabrikada yetkili sendika olan Tekgıda-İş ile Adkotürk yönetimi arasında toplu iş sözleşmesi (TİS) süreci başladı. TİS masasından kaçan, sendikayla diyalog kurmayan şirket yönetimi, içeride çalışan sendika üyesi işçilere yönelik baskılarını alabildiğine yoğunlaştırdı. İşten atma tehditleri, sendika üyelerinin tespit edilebilmesi için e-devlet şifrelerinin toplatılmaya çalışılması, hakaretler… Son olarak greve katılmamaları durumunda işçilere tam maaş prim ödemesi yapılacağına dair fabrikanın panosuna duyuru asıldı. Üstelik greve bir gün kala! Şimdiye kadar verilmeyenler, işçilerin bilincini bulandırmak ve mücadeleyi kırmak için verilir oldu. Elbette işçilerin birliği bölününceye kadar olmak kaydıyla!
23 Ağustosta sabahın erken saatlerinde grev alanında buluşan Adkotürk direnişçileri, sendika yöneticileri, desteğe gelen Bel Karper grevcileri ve sınıf dostları fabrikaya grev pankartını astı. Greve katılmak isteyenlerin baskı altında tutulmaması ve işçi arkadaşlarının fabrika önünde servislerden indirilmesi yönünde yapılan çağrılar polis zoruyla bastırılmaya çalışıldı. Grev öncesi yoğun bir engelleme girişimiyle karşılaşan Adkotürk işçilerinin grev alanına ulaşmaları, servislerin içeri sokulmasıyla, kapıya konulan polis barikatlarıyla ve içeride indirilen işçilere yönelik türlü tehditlerle engellenmek istendi. Servislerin içeri alınmasına yardım eden polis, greve katılan işçileri ve destekçi kitleyi kalkanlarla iterek içerideki işçilerden uzaklaştırmak istedi. Grev alanında gerginlik yaratarak işçiler üzerinde tedirginlik yaratmaya çalıştı. Sistematik engelleme girişimlerine rağmen onlarca işçi; hakkına, mücadelesine ve sendikasına sahip çıkarak greve çıktı. Grev alanında sloganlar atıldı, sadece Adkotürk işçilerinin değil; işçi sınıfının grev hakkına bir saldırı gerçekleştirilmiş olduğu, hukuk tanımayan patronların çıkarlarının devletin kolluk kuvvetleri tarafından korunduğu yönünde konuşmalar gerçekleştirildi. İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in de destek verdiği Adkotürk işçileri ve Tekgıda-İş sendikası tüm sınıf dostlarını bu haklı mücadeleyle dayanışmaya çağırıyor.