
Cumhurbaşkanı Erdoğan Ankara’da Organize Sanayi Bölgesi açılışında “Türkiye bir taraftan ayağına vurulan prangaları parçalarken dünyada yeni bir lige yükseliyor. Büyümeden sanayi üretimine, ihracattan güven endeksine kadar tüm göstergelerde yaşanan pozitif gelişmeler istihdama yansımıştır. İşsizlik rekor düşüşle yüzde 10,6’ya geriledi. Türkiye atılım ve şahlanış dönemine girdiğini ispatlamış oldu” diyerek yine “uçuşa geçtiğimizi” ilan etti.
Bu kaçıncı şaha kalkmamız ve uçmamız hatırlayan var mı? 10 milyon insanın işsiz olduğu bir ülkede işsizlik nasıl yüzde 10,6 olur? İktidardakilerle biz işçiler aynı ülkeden mi bahsediyoruz acaba? 2018’deki ekonomik krizi atlatamadan pandemiyle birlikte daha büyük bir ekonomik krizin içine girdik. İşsizlik oranlarını türlü hesaplama hileleri ile düşük göstermenin bir yolunu bulan TÜİK verilerine göre bile genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 23’ün üzerinde. Temmuz ayı verilerine göre açlık sınırı asgari ücretin üzerinde, yoksulluk sınırı ise 10 bin liraya dayandı. Ortalama işçi ücretleri ise asgari ücret düzeyinde. Marketten aldığımız bir ürünün fiyatının bir sonraki alışımızda zamlandığını görüyoruz. Artık en temel ihtiyaçlarımızı bile almakta zorlanıyoruz.
Son bir ayda ise felaketler peş peşe geldi. Rize ve Artvin’de yaşanan sel felaketlerinin ardından ülkenin pek çok bölgesinde orman yangınları başladı. Yangınların üzerinden daha bir hafta geçmemişken bu kez de sel felaketi nedeniyle Kastamonu, Bartın ve Sinop’ta nice canlar yitip gitti. Kastamonu’nun Bozkurt ilçesi sular altında kaldı, yüze yakın insan hayatını kaybetti. İlçe halkı halen kayıp olan yakınlarını arıyor, bu da selde hayatını kaybedenlerin sayısının daha fazla olduğu anlamına geliyor. Yüzlerce dükkân kullanılamaz duruma geldi, binalar yıkıldı. Bir ilçe hem çok büyük acılar yaşadı hem de ekonomik olarak bitme noktasına geldi. Peki, siyasi iktidar ne yaptı? IBAN verdi!
Bütün bu yaşadıklarımızdan sonra ülkenin şahlanış dönemine girdiğini söylemek milyonlarca emekçinin aklıyla dalga geçmek değil midir? Erdoğan’ın dediği gibi bir şahlanma varsa bu olsa olsa siyasi iktidarın palazlandırdığı sermayenin şahlanışı olabilir. Kapitalistlerinkini bilemem ama biz işçilerin güven endeksi felaketlerle, işsizlikle, pahalılıkla iyiden iyiye düşmüş durumda. Şahlanarak uçmuyoruz serbest düşüşteyiz.