
Mersin’de Akdeniz ilçesinin Şevket Sümer Mahallesi ile Toroslara bağlı Yalınayak Mahallesi arasında yaşam alanının tam ortasına kurulan granül işletmeleri, bölge insanını zehirlemeye devam ediyor. Bu bölgede yaşayan insanların büyük bir çoğunluğu yoksul, emekçi insanlar. Uzunca süredir kaçak olarak çalıştırılan granül işletmeleri bölgede yaşayan insanları hasta ediyor. Hava ve çevre kirliliği yoğun şekilde hissediliyor. Elbette patronlar yoksul emekçi halkın sağlığını umursamıyor.
Belediyelere pek çok kez şikâyette bulunan mahalleli açısından sorunlar çözümsüz kalıyor, hiçbir adım atılmıyor. Mahalle halkı, belediyeleri aradıkları zaman “hattı meşgul etmeyin, emniyete şikâyet edeceğiz” şeklinde tehditlerle karşı karşıya kaldıklarını anlatıyorlar. İlçe belediye yönetimi de merkezi belediye yönetimi de sorumluluğu üzerine almıyor, topu birbirlerine atıp sorunu çözümsüz bırakıyor. İşletmeler özellikle geceleri yakım işlemlerine devam ediyor, halkın ve bölgedeki tüm canlıların sağlığını tehlikeye atıyor. Bölgede yaşayan insanlarda solunum yetmezliği artış gösteriyor, kanser vakaları sıklaşıyor, hastalığa yakalanma yaşı giderek düşüyor.
Mezopotamya Ajansına konuşan mahalleliler, işletmelerin bulunduğu bölgenin yaşam alanları olduğunu belirtip “bizi hastalıklara mahkûm ettiler, kanser hastası olduk!” diye tepkilerini dile getiriyorlar. Kimyasal kokulara, kimse fark etmesin diye yakım işlemlerinin gece yapılmasına, yetkililerin duyarsızlığına, hastalıklara, ölüme mahkûm edilmelerine isyan ediyorlar. Kaçak olan bu işletmeler kapatılmazsa, mahallelerinden kaldırılıp organize sanayi bölgelerine taşınmazsa belediye önünde oturma eylemi yapacaklarını belirtiyorlar.
Patronların kapitalizmde çevreye, doğaya, yaşam alanlarına, emekçilere bakarken tek düşündükleri, tek gördükleri cepleridir, kârlarıdır. Hava kirliliğinin, çevre kirliliğinin artması onlar için üzerinde durulacak bir sorun değildir. İşçilerin sağlığı da onların umurunda değildir. Ciğerlerimize sağlıklı bir nefes çekebilmek için bile yapmamız gereken çevreyi tahrip eden sermaye sahiplerine, yetkili kurumların duyarsızlığına karşı birleşmek ve haklı taleplerimiz için mücadele etmektir!