
İran’da molla rejiminin zorlu yaşam koşullarına ve çalışma şartlarına mahkûm ettiği işçi ve emekçiler kararlı bir şekilde mücadeleye devam ediyor. İranlı işçiler, gençler ve kadınlar, baskıcı molla rejimine karşı tepkilerini sokaklara ve meydanlara çıkarak gösteriyor. Geçtiğimiz yıl İran’ı etkisi altına alan protesto dalgasına bu yıl sayısız grev ve protestolar eklenmiş, çeşitli sektörlerden işçiler ülke genelinde grevlere çıkarak rejime boyun eğmeyeceklerini göstermişti.
Hayat pahalılığına, düşük ücretlere, hayatı felç eden su ve elektrik kesintilerine, baskı ve yasaklara karşı öfke ve mücadele ateşinin yükseldiği İran’da, öğretmenler de mücadelelerini bir adım öteye taşıdılar. Biriken sorunlarına karşı uzun zamandır taleplerini duyurmak için çeşitli eylemler düzenleyen öğretmenler, yeni öğretim yılının başlamasıyla birlikte yeniden meydanlara çıktılar. Son olarak 14 Ekimde Tahran, İsfahan ve Şiraz başta olmak üzere 40’ın üzerinde şehirde düzenledikleri gösterilerle seslerini yükselttiler. Düşük ve geciken ücretlere, büyüyen öğretmen açığına rağmen artan işten atmalara, işsizlik sebebiyle intihar vakalarındaki artışlara karşı bir araya gelen öğretmenler, ülke genelinde Eğitim Bakanlığı’na bağlı yerel kurumlar önünde protestolar düzenlediler. Öğretmenler, geçtiğimiz aylarda düzenledikleri eylemlerde tutuklanan öğretmenlerin serbest bırakılması da dâhil olmak üzere tüm talepleri karşılanana kadar miting ve protesto gösterileri düzenlemeye devam edeceklerini dile getiriyorlar. Kimi şehirlerde protestolar rejimin polis ve kolluk güçleri tarafından engellenmeye çalışılsa da öğretmenler eylemlerine devam ettiler. Ülkeyi bir baştan bir başa saran protestolarda; “İşten Atılan Öğretmenler Geri Alınsın”, “Haklarımızı Alana Kadar Boyun Eğmeyeceğiz”, “Öğretmenim, Sesini Yükselt, Hakkını Savun” sloganları yankılandı, öğretmenler mücadelede kararlı olduklarını bir kez daha gösterdi.
Sadece öğretmenler değil
Öğretmenlerin yanı sıra emekliler, belediye çalışanları, sağlık ve bakım işçileri de artan sorunlara ve düşük ücretlere karşı çeşitli şehirlerde meydanlara çıkarak tepkilerini gösterdi. Huzistan eyaletinde bulunan Haft Tappeh şeker fabrikasının mücadeleci bir geleneğe sahip işçileri, geçtiğimiz yaz direnişlerini kazanımla sonuçlandırmışlardı. Ancak işçiler, yerine getirilmeyen talepleri için yeniden direnişe çıktı. Düşük ve ödenmeyen ücretlere, ağır ve güvencesiz çalışma koşullarına karşı 28 Eylülden bu yana grevde olan Haft Tappeh işçileri, kitlesel yürüyüş ve eylemlerle mücadelelerine devam ediyorlar. Bir başka grev ateşi ise Verzigan şehrinde yükseldi. İran’ın en büyük maden işletmelerinden olan Sungun bakır madeninde işçiler, “ölebiliriz ama aşağılanmayı kabul etmeyiz” dediler ve kısa dönemli sözleşmelere, işyerinde ayrımcılığa, düşük ücretlere ve ağır çalışma koşullarına karşı 4 Ekimde greve çıktılar. İşçiler grevin yanı sıra kitlesel gösterilerle taleplerini haykırmaya devam ediyorlar.
İşçiler, eğitimden madene birçok sektörde boyun eğmeyi reddediyor, tepkilerini ortaya koyuyorlar. Rejimin efendileri ise büyüyen öfkeden korkuya kapılıp baskıyı daha da arttırıyorlar. Ancak İran işçi sınıfı tüm baskı ve yasaklara rağmen kadınıyla, erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla meydanlara inmekten vazgeçmiyor, mücadele ediyor!