Sudan’da 25 Ekimde bir darbe gerçekleşti. Sudan halkının, emekçilerin iradesini, taleplerini yok sayan ordu, geçiş hükümetini feshetti ve olağanüstü hâl ilan ederek Başbakan Abdullah Hamduk’u gözaltına aldı. Darbenin hemen ardından başlayan kitlesel protestolar 30 Ekimde ülke geneline yayıldı. Sudan’ın dört bir yanında yaklaşık 4 milyon kişi meydanları doldurdu. Başkent Hartum başta olmak üzere onlarca şehirde kadın, erkek, genç, yaşlı emekçiler, “Askeri Yönetime Hayır”, “Devrim” sloganlarıyla bir araya geldiler. Verdikleri mücadele sonucunda başlarından def ettikleri diktatörlerden sonra yeni diktatörler istemediklerini haykırdılar.
Emekçiler 2018’de 30 yıllık diktatör Ömer El Beşir’e başkaldırmış ve aylar süren eylemler, protestolar düzenlemişlerdi. Ordu, emekçilerin büyüyen isyanını bastırmak ve kurulu zulüm düzenini korumak için iktidarı ele almıştı. Nisan 2019’da darbe yapan ordu, emekçilerin mücadelesinin devam etmesi üzerine Ağustos 2019’da ortak bir sivil-askeri konsey altında geçiş hükümetinin kurulmasına izin vermişti. Bugün yeni bir askeri darbe ile emekçilerin kazanımlarını yok etmeye girişen, iktidar iplerini ellerine alan ordu, protestolara katılan milyonlarca insanı baskı ile susturmaya çalışıyor. Sudan Doktorlar Sendikasının yaptığı açıklamaya göre şu ana kadar protestolara katılan emekçilerden en az 12 kişi öldürüldü ve yüzlercesi yaralandı. Emekçiler yıllardır askeri diktatörlere karşı verdikleri mücadeleleri hatırlatarak “Geriye Gitmek Yok” sloganlarını ve demokrasi taleplerini yükseltmeye devam ediyorlar. Ordunun tüm baskı ve zorbalığına rağmen, darbeye ve diktatörlüğe karşı mücadele grevlerle, kitlesel eylemlerle sürüyor.