
Kâğıt mendil ve tuvalet kâğıdı üretiminde Türkiye’deki toplam üretimin üçte birini tek başına gerçekleştiren Lila Kâğıt, işçilerin sendikalaşmasına tahammül edemiyor. Pandemi döneminde dört kat büyüyen şirket, Selüloz-İş Sendikasında örgütlenen işçileri işten çıkarıyor. 5 işçiyi “performans yetersizliği” gerekçesiyle işten çıkaran şirket, işçiler üzerinde sendikadan istifa baskısı kurarak ve ek prim, eğitim yardımı ve gıda çeki sözü vererek de sendikalaşmanın önüne geçmek istiyor.
Sofia, Maylo, Berrak gibi markaları ile bugün ülkenin en büyük temizlik kâğıdı üreticisi olan Lila Kağıt’ın Çorlu’daki fabrikası önünde 3 Aralıkta Selüloz-İş bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Çeşitli sendikalardan yöneticilerin ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin yanı sıra Tekgıda-İş üyesi Bel Karper grevcileri de eyleme destek verdi. Eylemde “İşten Atılan İşçiler Geri Alınsın” pankartı açılırken “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz” sloganı atıldı.
Selüloz-İş Genel Başkan Yardımcısı Kemal Yıldırım, patronların her yerde aynı bilindik oyunları sürdürdüğünü, bir taraftan işten atma saldırısıyla göz korkutmaya çalışırken diğer taraftan sendika adını duyunca o güne kadar vermediği sosyal yardımları vermeye başladığını belirtti. Lila Kâğıt işçilerinin sendikalarına sahip çıktığını ve patronların oyunlarına gelmediğini aktaran Yıldırım, rekor üstüne rekor kıran ve kârını arttıran şirketin işçileri sendika üyesi olduğu için işten çıkardığının altını çizdi. Yıldırım, Lila Kâğıt patronunu sendikayı tanımaya, işçiler üzerindeki baskıyı sonlandırmaya çağırdı.