
Geçtiğimiz günlerde Tarsus sebze-meyve hal’inde çalışan 200 kadın işçi kendilerine söz verilen ücret zamlarının yapılmaması üzerine iş bırakmıştı. Günlük 150 lira yevmiyeyle çalışan kadın işçilerin talepleri yevmiyelerinin 180 liraya çıkarılmasıydı. Günde 10-12 saat, sigorta ve iş güvenliği önlemleri olmadan çalıştırılan kadın işçiler bir araya gelerek “İşçiyiz, Haklıyız, Hakkımızı İsteriz” diye haykırdılar. Kadın işçilerin eylemleri sonuçsuz kalmadı. Patronlar, meyve-sebze tüccarları 8 Ocakta yevmiyeleri 170 lira olarak açıklamak zorunda kaldı. Bunun üzerine işçiler işbaşı yaptı. Aslında hal işçisi kadınlar çalışma koşullarının düzeltilmesini, iş kazası riskinin azaltılmasını, iş saatlerinin aşağı çekilmesini de istiyorlar. Ama öyle bir zamandan geçiyoruz ki çalışma koşullarındaki küçücük, kısmi bir iyileşme bile ciddi bir mücadele konusu oluyor. En ufak bir hakkın bile kararlı, güçlü bir mücadele ile kazanılabildiği zamanlardan geçiyoruz. İşçilere zamlı verilen yevmiye gerçekte asgari ücretin altında kalıyor. Sigortasız ve uzun saatler boyunca çalışan işçilerin eline geçen ücret sadece 170 lira. Bu miktar bile ancak işçilerin iş bırakmasıyla mümkün oldu. Birlik olup hak almasını bilen hal işçisi kadın kardeşlerimize selam olsun.
Mersin’in diğer ucunda da bizim fabrikamız var. Toplanan meyve-sebzeler hal’de çalışan kadın arkadaşlarımızın elinden çıkıyor ve bizim ellerimize geliyor. Bizler de gelen meyveleri önce yıkıyor sonra da doğrayarak paketliyoruz. Hızlı hızlı çalışırken en keskin bıçakları kullanıyoruz. Yevmiyemiz mi? 146 lira. 16 saate yakın çalıştırılıyoruz. Bizim de sigortamız yok. Bizim de iş güvenliğimiz yok. Hal’de çalışan kadın işçilerin bir günlük eylemi kısmi bir iyileşme ile sonuçlandı. Bizler de mücadele etmeden hiçbir hakkımızı alamayacağımızı biliyoruz. Evet, koşullarımızı değiştirebiliriz. Ama nasıl değiştirebiliriz? Tabi ki birlik olursak, mücadele edersek! Çalıştığımız bu fabrikada çoğunluğumuz genç kadın işçi. Yarına yetiştireceğimiz çocuklarımız olacak, onların yüzlerine nasıl bakarız haklarımızı aramazsak? Hem kendi haklarımızı hem de gelecekte büyüteceğimiz çocuklarımızın haklarını kazanmak ve korumak bizlerin ellerinde. Bizler haklarımıza sahip çıkmak için birlik içinde mücadele etmeliyiz. Çünkü başka yolumuz yok.