Abilerimiz, ablalarımız ve kardeşlerimiz, merhaba. Geçtiğimiz günlerde liselerden, üniversitelerden, işyerlerinden gençler olarak UİD-DER’in düzenlediği kalabalık ve coşkulu bir gençlik etkinliğinde bir araya geldik. Nasıl bir coşku yaşadığımızı, neler hissettiğimizi ve umudumuzu nasıl tazelediğimizi sizlerle paylaşmak istiyoruz.

İşçi ve öğrenci gençler olarak bir araya geldiğimiz bu etkinlikte yaşadığımız sorunları ve bu sorunların çözümünü anlatan sunuma, şarkılar ve şiirler eşlik etti. Genç arkadaşlarımızın emekleri sonucu ortaya çıkan bu etkinlikte yeri geldi duygulandık yeri geldi coşkulandık. Daha fazla kenetlendik, güçlendik… Bir ağızdan eşlik ettik umudu anlatan şarkılarımıza, yeni bir dünya hayalimizi anlatan şiirleri can kulağıyla dinledik. İçimizde taşıdığımız o güzel enerjiyi, canlılığı hep birlikte ortaya çıkardık. Çağın sorunlarına karşı, insanlığın kurtuluşunun büyük mücadelesinin bir parçası olmanın ne demek olduğunu gördük. Tek başımıza olmadığımızı, insanlığın sorunlarını çözmek üzere mutlaka bir mücadele vermek gerektiğini bir kez daha anladık. Gördük ki tek başımızayken yaşadığımız o sıkıntılar, endişeler bir aradayken hemen uçup gidiveriyormuş. Nasıl da özgür hissediyormuşuz. İşte tam o gün daha iyi anladık; özgürlüğün ne demek olduğunu.

Her coğrafyada genç işçi ve öğrenciler çeşitli sorunlar yaşıyorlar. Kalitesiz eğitim, geleceksizlik, işsizlik, savaş ve gitgide zorlaşan yaşam koşulları… Kimimiz hayallerini kapalı bir kutuya kaldırıp küçük yaşlarda ekmek derdine düşüyor, kimimiz ise okul sıralarından diplomalı işsizliğe sürükleniyor. Genç işsizliğin oranı gün geçtikçe artıyor. Genç İşsizler Platformu’nun verilerine göre şu an bu sayı 3 milyonu bulmuş durumda. Daha açık bir ifadeyle her üç gençten biri işsiz! Temel ihtiyaçlarımızı karşılayamıyoruz, ilgilerimizi ve yeteneklerimizi geliştirmemiz olanaksız hale geliyor. Kapitalizm denen sistemde adeta bir robot gibi yetiştiriliyoruz. “Düşünme, öğrenme, konuşma!” Düzen sahipleri, tüm araçlarını kullanarak bizi birbirimizden soyutlamaya ve yaşadığımız sorunları hayatın normali olarak göstermeye çalışıyor. Kısacası bu düzen emekçi gençliğe geleceksizlikten başka bir şey vaat etmiyor. Emekçi gençlik bu sistemde nefes alamıyor!

Çağın getirdiği sorunlarla boğuşan, geleceksizliğe sürüklenen, baskı altında yaşayan gençleriz. Hayatımızın her alanında kapitalizmin yarattığı sorunlar yumağına karşı direnen gençleriz. Kendi sınıfımızın saflarında kendi geleceğimizi çizmek istiyoruz. Derdimiz aynı, çözümünde de ortak olalım istiyoruz. Düşüncelerimizi örgütlü bir şekilde ifade edelim, sorunlarımızı çözmek için birlik olalım istiyoruz. Kendimizi özgürce ifade edebileceğimiz ve hayallerimizi gerçekleştirebileceğimiz yepyeni bir dünya kurma arzusu taşıyoruz. Sorunlarımızdan sadece şikâyet etmenin yeterli olmadığını, bu sorunları çözebilmek için önce kendi gerçekliklerimizin farkında olmamız gerektiğini görüyoruz. Kollarımızı kavuşturup özgürlüğü beklemiyoruz; hep birlikte omuz omuza özgürlük için, sömürüsüz bir dünya için dövüşüyoruz!