
1 Mayıs günü meydanda yerimi alıp elimde taleplerimi yansıtan dövizimle haykıracağım için çok heyecanlıyım. Saymakla bitmeyecek kadar çok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, geçinememek, uzun ve ağır çalışma saatleri… Ne kadar çok çalışsak da sonuç hep daha fazla yoksulluk oluyor. Onca hırpalanmanın sonucunda aldığımız ücret karnımızı dahi doyuramıyor. İşte 1 Mayıs taleplerimizi haykıracağımız bir gün ve ben de “geçinemiyoruz, artık yeter” demek için alanlarda olacağım.
Yeryüzünde hiçbir şeyin sebepsiz yere olmadığını bildiğimiz gibi geçinemiyor oluşumuzun da bir sebebi var. Geçim sıkıntısı alın teri dökerek gece gündüz durmadan çalışan bizlerden kaynaklanmıyor elbette. Bu hayatı bize reva gören, üç kuruşa bizleri çalıştıran patronlar sınıfı ve onlar için bütün imkânları sonuna kadar seferber eden siyasi iktidar bu yaşadıklarımızın sebebidir. Bunu bildiğimiz için siyasi iktidara öfkemizi ve tepkimizi göstermek zorundayız.
Sayılı günler kaldı 1 Mayıs’a. Alanları doldurmak, birliğimizi patronlar sınıfına göstermek için bizler de işyerimizden güçlü bir katılım sağlayacağız. Yaşasın 1 Mayıs!