
Tuzla’dan genç bir kadın metal işçisi: İlk defa 1 Mayıs’a katılıyorum; çok heyecanlı ve mutluydum. İlk defa UİD-DER’le, UİD-DER çatısı altındaki arkadaşlarla birlikte katıldığım için 1 Mayıs’ın anlam ve önemini de öğrendiğimden dolayı daha bir heyecan ve mutluluk vardı. Hiç sorgulamaksızın ailemle katıldım. Kortejde görevlerimiz de vardı, bu insana ayrı bir güven katıyordu.
Oradaki kalabalık inanılmazdı… Tek Türkiye’de değil dünyanın her yerinden kareler gördüm, o gün resmen tüm dünya meydanlara dökülmüş tek ses, tek yürek aynı ruhla aynı istek ve taleplerimizle haykırdık. Bu çok önemli olsa gerek çünkü hepimizin istekleri aynı: Yeni bir dünya, yepyeni bir dünya kurmak!
İşsizliğe, yoksulluğa, sömürüye, ırkçılığa, baskı ve zorbalığa, kadın cinayetlerine, doğayı betona çevirmelerine, adaletsizliğe karşı olabildiğince sesimizi çıkardık halaylar, türküler, pankartlar eşliğinde… İyi ki katılmışız, iyi ki sizlerle tanışmışız. YAŞASIN 1 MAYIS!
Tuzla’dan bir lise öğrencisi: 1 Mayıs’a katılmadan önce açıkçası bir heyecana sahip değildim çünkü hayatımda ilk defa katılacağım bir yere dair duygularım hep merak ve gerginlik olur. Ama toplanma alanına vardıktan sonra duygularım değişmeye başladı. Beni en çok etkileyen yürüyüş kısmıydı. Benim için işte o an heyecan ve mutluluk başladı. 1 Mayıs’ın, medyanın insanlara empoze etmeye çalıştığı gibi olmadığı da açıktı. Yürüyüş anında kadınların bu kadar fazla olması çok güzeldi. Birçoğunun yüzündeki öfke ve korkusuzluk çok hoşuma gitti. Korkmadan, sessiz kalmadan 1 Mayıs alanında olmaları, en çok onların sesini duymak çok güzeldi. Gençlerle, kadınlarla ilgili sloganlar haykırdık. Beni en çok “Gençliğin Yolu İşçi Sınıfının Yoludur”, bir de “İşçiyiz, Kadınız, Boyun Eğmiyoruz” sloganları etkiledi. Çünkü bu sloganlar kendimi daha güçlü hissettirdi.
Tuzla’dan genç bir kadın metal işçisi: Yaşasın uluslararası birlik, beraberlik, mücadele günümüz 1 Mayıs! İlk defa UİD-DER’le katıldım 1 Mayıs’a. Öncesinde yaptığımız etkinliklerle, sohbetlerle 1 Mayıs’ın anlam ve önemini bilerek katılmak beni çok heyecanlandırdı. Alana yaklaştığımız zaman sanki kalbim yerinden çıkacak gibiydi, çok stresli aynı zamanda çok heyecanlı ve mutluydum. Böyle bir günde UİD-DER’li arkadaşlarla ve ailemle beraber sorunlarımızın çözümü için taleplerimizi haykırmak bana ayrı bir güç ve cesaret verdi. Haksızlığa, yoksulluğa, şiddete ve emperyalizme karşı haykırdık. Bu bize yetti mi, yetmedi tabi ki… İki yıl aradan sonra insanların yeniden alanda olması çok önemliydi. Alana girdiğimizde insanların bu süreçte sorunlarının daha da biriktiğini hissetim. Oradaki insanların adeta tek yumruk olduğunu ve haykırırken seslerinin ne kadar güçlü olduğunu gördüm.
Sancaktepe’den bir lise öğrencisi: Bu, UİD-DER ile katıldığım ikinci 1 Mayıs’tı. Zaten öncesinde güzel ve coşkulu olacağını tahmin ediyordum. Ve öyle de oldu. Atılan sloganlar, yapılan konuşmalar ve şarkılar o kadar güzeldi ki orada olduğum için hem çok mutlu hem de çok şanslıydım. Çünkü arkama baktığımda bir sürü ablam, abim vardı. Atılan sloganlarda “Yalnız değiliz” derken gerçekten de yalnız olmadığımı anladım. Ama en çok dikkatimi çeken slogan “Gençliğin Yolu İşçi Sınıfının Yoludur” oldu. Çünkü bizler hangi mesleği okursak okuyalım işçi olacağız ve bunu bilip orada bu sloganı atmak çok anlamlıydı. Bir genç olarak 1 Mayıs’a katılmak bana çok şey kattı.
Tuzla’dan bir lise öğrencisi: Bu ilk katılacağım 1 Mayıs olacağı için gitmeden önce heyecanım ya da pek bir merakım yoktu ve gidince orada olaylar, belki de insanların kavga edeceğini düşünüyordum. Ama öyle değildi herkes kendi işiyle ilgileniyor ve tepkilerini gösteriyordu. Gerçekten çok heyecan verici ve coşkuluydu, benim için çok güzel bir deneyim oldu. İnsan kendisini daha bir güçlü hissediyor ve yalnız olmadığını görüyor.