Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği sitesinde yayınlanmıştır (https://uidder.org)

Anasayfa > İşyerlerinden > Çeşitli sorunlar > Şu Promosyon Meselesi…

Şu Promosyon Meselesi…

Gebze’den bir gıda işçisi

28.08.2022

Geçtiğimiz haftalarda kamu ve özel bankalar 14 milyon emeklinin aylıkları için verdikleri promosyon miktarında artış yaptılar. Aylıkların üç yıl boyunca kendi bankalarına yatırılması durumunda en yüksek emekli maaşına yıllık 7 bin 500 liraya kadar ödeme yapacaklarını duyurdular. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu ise kendisine yöneltilen “banka promosyonu almak caiz mi?” sorusuna şu yanıtı verdi:  “Bankaların, kamu ve özel sektörde çalışanlara, çalıştığı kurumlar tarafından maaşlarını kendilerinden almayı tercih etmeleri karşılığında vermiş oldukları promosyonlar, işleyiş bakımından faize tam olarak benzememekle birlikte faiz şüphesinden de tümüyle uzak değildir. Bu itibarla, temel ihtiyaçlarını karşılayacak durumda olanların bu parayı kendileri ve bakmakla yükümlü oldukları yakınları için kullanmamaları; bilakis ihtiyaç sahibi fakirlere vermeleri uygun olur.”

Geçenlerde bu konu bizim işyerimizde de gündeme geldi. Kimi işçi arkadaşlarımız DİB’e hak verirken kimisi de öfkelenerek, “bizden âlâ fakir mi var?” dedi. Bir arkadaşımızsa “maaşlarımız, emekli aylıklarımız için verilen promosyona haram diyen Diyanet acaba kredi borçlarımıza ödediğimiz faize niye sesini çıkarmıyor? Niye bankalara ‘bu garibanlardan faiz almayın’ demiyor. Acaba Diyanet nasıl geçinmemizi bekliyor, hırsızlık mı yapalım?” diye sordu. Başta Diyanet’in açıklamasını doğru bulan arkadaşımız, “ne bileyim işte, kendimizle çelişiyoruz” dedi, söylenenlere hak verdi.

Emekli maaşlarıyla ay sonunu zor getiren, en temel ihtiyaçlarını karşılayamayan, hayat pahalılığı ve zamlar karşısında geçim zorluğu çeken emeklilere yaşatılanlara “caiz değildir” demeyen Diyanet İşleri Başkanlığı, banka promosyonlarını almayı faiz yemek olarak adlandırdı. Sanki kapitalizmde böyle bir şey mümkünmüş gibi sözde faizsiz bankacılık yapan katılım bankalarına yönlendirdi. DİB, daha önce TOKİ’den ev almak için çekilen ve fahiş faizlerle geri ödenen krediye caiz demişti ama üç kuruşla geçinmeye çalışan emeklinin promosyonu caiz değil! Elbette bu tutuma tepki göstermekte haklıyız. Zaten başta emekliler ve emekli sendikaları olmak üzere sendikalar, emekten yana örgütler bu açıklamaya tepki gösterdiler. Emekliler “hepimiz ihtiyaç sahibi ve fakiriz” dediler. Tüm kaynakların yağmacı sermayeye akıtılmasına, sıra işçinin, emeklinin promosyonuna gelince “haram yemeyin” denmesine öfkelendiler. Açıklamayı protesto ettiler.

Bu tartışmalardan birkaç gün sonraysa toplu sözleşme döneminde olmamamıza rağmen bizler işyerimizde eylemler yaparak ücretlerimizi bir miktar arttırmayı başardık. Bir kez daha, daha yüksek bir ücret alabilmek için banka promosyonlarına, patronların anlayışına değil mücadelemize güvenmemiz gerektiğini gördük. Sömürünün katmerleştiği, ezen ve ezilenlerin iyice ayrıştığı bir toplumda yaşıyorsak Diyanetten de başka kurumlardan da medet umamayız, kendimizden başka hiç kimseye güvenemeyiz.

  • Çeşitli sorunlar [1]

Kaynak URL: https://uidder.org/su_promosyon_meselesi.htm?qt-diger_makaleler=0

Links
[1] https://uidder.org/taxonomy/term/260