
“Tavuklar Firarda” filmini pek çoğunuz ya duymuş ya da izlemişsinizdir. Ama bir de UİD-DER’li çocuklardan dinleyin istiyoruz bu filmi. Filmde çitlerle çevrili, taştan kümeslerin olduğu, renklerin, ağaçların olmadığı büyük, soluk bir tavuk çiftliği var. Bu çiftlikte yaşayan tavuklar ve sürekli onları gözetleyen kocaman dişli köpekler var. Pörtlemiş gözleriyle hep kızgın kızgın bakan kadın çiftliğin sahibi. Tavuklara yem veriyor, karşılığında da tavuklardan yumurta alıyor. 9 yaşındaki Umut’un da dediği gibi, “yani tavukları işçi olarak çalıştırıyorlar.”
Çiftlik sahibi kadın her sabah tavukları hizaya sokuyor ve kim yumurtlamış kim yumurtlamamış kontrol ediyor. Yumurtlamayan tavuk doğru fırına, pişmeye gönderiliyor. 8 yaşındaki Zeynep gerisini anlatıyor: “Pörtlek gözlü patron kadın yumurtadan daha pahalıya satabileceği bir şey buldu. Tavuklu turta! Tavuklara daha çok yem verdiler, tavuklar tombik olsun da daha çok turta yapabilsinler diye.” Aynı yaştaki Türkan bu duruma çok üzülüyor: “Tavukların da bir canı var. ‘Yeter artık, bıktık sizden!’ deseler olmaz mı?” diye soruyor. Umut ise “patron, ‘daha fazla kâr etmek istiyorum, zengin olmak istiyorum’ demişti ya hani, bu tavukların kesin kurtulması lazım” diyor. Çünkü tavuklar ya turta olacaklar ya da yumurtlayamadıkları gün fırında pişecekler. İşte bu yüzden, tavuklar artık kurtulmak zorunda olduklarını anladılar. Zeynep yine heyecanla giriyor söze, “Allah’tan Ginger var. Sürekli kaçıp kurtulmak istiyor, çünkü o bilinçli tavuk.”
Umut, “sonuçta çiftlik çitli bir yer. Tavuklar o çitlerin içinde sıkılıyor, özgür olmak istiyorlar. Şimdi sen birisini bir odaya kapattığında, yalnız kalınca üzülür, kızar, sıcaklarsın ya, işte öyle oluyorlar. Tavuklar da özgür olmak istiyorlar.” 10 yaşındaki Çınar, “Ginger aynı buradaki abla ve abilerime benziyor. Diyor ki, ‘asıl çitler bizim beynimizde!’ Yani biz bu çitleri hep aklımızda tutarsak dışarı çıkamayız. Eğer sen adım atmak isteyip de karşında hep bir duvar olduğunu düşünürsen buradan çıkamazsın” diyor. Zeynep, Türkan ve Umut hep bir ağızdan bağırıyorlar; “kurtulmak için önce aklımızdaki dikenli telleri aşmamız lazım, kafamızdaki çitleri yıkmayı düşünüp, iyi plan yapmamız lazım, kendimize sınır koymamamız lazım”.
Filmin sonunda tavuklar çiftlikten birlikte kaçmayı başarıyorlar ve kendilerine yepyeni bir yaşam kuruyorlar. Çocuklar bu yeni yaşamı şöyle anlatıyorlar: “Yemyeşil çimenler ve ağaçlarla çevrili, rengârenk evlerin, çiçeklerin olduğu bir yer burası. Tavuklar, civcivler mutlu ve özgür. Sınır koyan çitler yok, pörtlek gözlü korkunç patron kadın yok, kötülük yok burada. Tıpkı Şirinler’in köyü gibi” Çocuklara bu filmden ne anladıklarını soruyoruz. “Bu film, birlik ve mücadeleyi anlatıyor. Takım olmayı, pes etmeden çalışmayı anlatıyor. Film birlikten kuvvet doğmasını anlatıyor. Hep beraber kurtulmaya çalışıyorlar. Filmin içinde azim de var. Hep beraber özgür olmaya çalışıyorlar. Cesur olmayı, birlikte çalışırsak istediklerimizi kazanacağımızı anlatıyor.” Küçükten büyüğe hepimize çok şey anlatıyor, Tavuklar Firarda.