
Değerli yoldaşlar
Türkiye işçi sınıfı ve ezilen halkları 1 Mayıs’ı kutlama hazırlıklarını sürdürürken, ülkemiz çok kritik bir seçim sürecinin içinde bulunuyor. 21 yıldır ülkeyi bir çekirge sürüsü gibi her alanda çölleştirip talan eden gerici, dinbaz, bağnaz, soyguncu, faşist iktidar bloku ve onun çıkar ortağı olan yandaş odaklar, rejimlerinin ömrünü uzatmak ve işledikleri suçların hesabını vermekten kurtulabilmek için her türlü cambazlığı ve kötülüğü yapmaktan geri durmuyorlar. Son dönemeçte şapkadan daha ne tavşanlar çıkarabileceklerini kestirmek zor. Bu bağlamda, seçimlerin 2 hafta öncesinde kutlanacak olan 1 Mayıs işçi sınıfı bayramının özel ve kritik bir önemi var. Faşist, gerici, soyguncu, talancı, kadın düşmanı, ırkçı rejimin bu seçimlerde burjuva düzen sınırları içinde alaşağı edilebilmesi, daha önce denedikleri ve başarılı oldukları seçim hilelerine başvurmalarının engellenebilmesi tek başına burjuva muhalefet ittifakına değil, ağırlıklı olarak Türkiye işçi sınıfının uyanık ve kararlı tutum ve mücadelesine bağlı olacaktır. 2023 1 Mayıs’ı bu yüzden daha kitlesel, daha coşkulu, daha kararlı biçimde kutlanarak faşist ve gerici iktidara korku salan bir gövde gösterisine dönüştürülebilmelidir. 14 Mayıs 2023, sonucu ne olursa olsun ülkemiz için çok kritik bir toplumsal ve siyasal kırılma noktası olarak tarihe geçecektir. Yaşanan son deprem ve sel felaketlerindeki acizliğiyle, birbiri ardına patlak veren yolsuzluk, hırsızlık skandallarıyla artık en kemik seçmen kitlesini bile ikna etmekte ve rıza üretmekte zorlanan bu faşist, gerici, zorba rejimin yıkılarak tarihin çöplüğüne gönderilmesinin zamanı gelmiş ve çoktan da geçmiştir. 15 Mayısta Türkiye kuşkusuz sihirli bir değnekle güllük gülistanlık olmayacaktır. Ancak Türkiye emekçi halklarının ve ezilen sınıfların ekonomik ve demokratik mücadele ivmesini ve motivasyonunu yeniden canlandırmak bağlamında kritik bir kilometre taşı olacağına hiç kuşku yoktur.
Yaşasın Türkiye ve Avusturya işçi sınıflarının kardeşliği! Yaşasın 1 Mayıs!