İtalya’da hükümet protesto edildi
25 Haziranda İtalya’nın başkenti Roma’da Genel İşçi Konfederasyonu CGIL ve USB sendikasının çağrısıyla binlerce işçi hükümeti protesto etti. Sağlık hizmetinin özelleştirilmesine, düşük ücretlere, hak gasplarına karşı tepkilerini dile getiren binlerce işçi, İtalyan hükümetinin Ukrayna-Rusya savaşı vesilesiyle savaşı, militarizmi kızıştıran politikalarını durdurmasını talep etti. Göçmen işçilerin de katıldığı mitingde egemenlerin emekçi halkları birbirine düşmanlaştırma politikalarına karşı halkların barış içinde yaşayabileceği vurgulandı.
Ekonomik krizin etkilerinin giderek büyüdüğünü belirten işçiler, hayat pahalılığının arttığını ve alım gücünün eridiğini ifade ettiler. Özellikle en temel kamu hizmetlerinden biri olan sağlık hizmetlerine herkesin kolayca ücretsiz ulaşabilmesini talep ettiler. “Sağlık Haktır”, “İnsanlar Aç”, “Savaşa Hayır!” sloganlarının yükseldiği protesto gösterisinde işçiler bu gidişatı kabul etmeyeceklerini haykırdılar.
İspanya’da mağaza işçilerinden grev
Uluslararası perakende giyim tekeli H&M’in İspanya’daki mağazalarında çalışan işçiler, ücret artışı talebiyle 20, 22 ve 26 Haziranda 24 saatlik grevler düzenlediler. Yılın en yoğun haftasına denk getirilen grevde, işçiler 100 farklı noktada iş durdurarak ücretlerinde artış talep ettiler.
CCOO ve UGT sendikaları müzakere masasından eli boş kalkmayacaklarını ifade ederken, 1 ve 8 Temmuzda da grev yapacaklarını açıkladılar. “Ücret artışı yoksa satış da yok” diyen 4 binden fazla işçi, Madrid’dekiler de dâhil pek çok şehirde mağazaların açılmasını engellediler. H&M ücret artışı yerine, işçiler arasındaki rekabeti kışkırtan ve performansa göre belirlenen primleri arttırmak istiyor. Ancak iş yükünün giderek arttığını belirten işçiler sabit ücretlerinde artış talep ediyorlar. Primlerle değil daha yüksek sabit ücretle çalışmayı ve daha fazla işçinin işe alınmasını talep eden işçiler bu taleplerini kazanmak için kararlı olduklarını vurguluyorlar.
Avrupalı işçiler: “Sınırları değil insanları koruyun!”
14 Haziranda yüzlerce mülteciyi taşıyan bir tekne Yunanistan’ın güneyindeki Mora yarımadası açıklarında batmış, teknede 600-800 arasında mülteci olduğu ve çoğunun öldüğü ortaya çıkmıştı. Göç yollarında yaşamını yitirenler için Yunanistan’da büyük gösteriler düzenlenmişti. Yunanistan’ın ardından Hollanda, Almanya, İsviçre gibi Avrupa ülkelerinde protesto gösterileri düzenledi.
Hollanda’da binlerce işçi ve emekçi göçmenlerle dayanışma için bu sene 14’üncüsü düzenlenen “Mültecilerin Gecesi” yürüyüşüne katıldı. Ayrıca 19 Haziranda başkent Amsterdam’da bir protesto gösterisi düzenlendi. Protesto gösterisinde göç yollarında yaşamını yitirenler için saygı duruşunda bulunuldu. “Sınırları değil insanları koruyun!” yazılı pankartlar taşınarak Avrupa Birliği’nin göçmen politikaları protesto edildi.
Almanya ve İsviçre’de de 20 Haziran Göçmenlerle Dayanışma Günü vesilesiyle çeşitli eylemler düzenlendi. Göç yollarında umut yüklü düşleriyle boğulan emekçi insanları anan işçiler, haksız savaşları protesto ettiler. Bu eylemler sahte kutuplaştırmanın arttığı, göçmen düşmanlığının kışkırtıldığı Türkiye’deki işçi ve emekçiler için örnek alınması gereken anlamlı eylemlerdir. Hayatı çekilmez kılan göçmenler değil, sömürü düzeni ayakta dursun diye insan yaşamını hiçe sayan kapitalist kâr düzenidir.