
Merhaba, ben Malatya’dan bir depremzedeyim. Yaşadıklarımızı sizlere dilim döndüğünce anlatmak, paylaşmak istedim. Hep “güçlüdür, dara düşünce bizi korur” dediğimiz devletimiz meğerse bizim ölüm fermanımızı vermiş, bizler bunun farkında değilmişiz. Umut bağladığımız güçlü devlet sonunda bizi küçük birer konteynıra yerleştirdi ve biz burada yaşam mücadelesi veriyoruz. Hava çok sıcak olduğu için konteynırların içinde pişiyoruz. Banyoları bir insanın bile sığacağı kadar değil. Her gün su boruları patlıyor, çamur akıyor. Çocuklarımızı çamurlu sularla yıkamak zorunda kaldığımız için sağlıkları bozuluyor. İçme suyumuzu satın alıyoruz. Erzak veriliyor ama ocağımız çok küçük olduğu için yemek yaparken çok zorlanıyoruz. Biz burada cehennemi yaşıyoruz. Öyle herkese de konteynır verilmemiş. İnsanlar sığıntı gibi akrabalarının yanında kalıyor ya da çok hasarlı binalarına az hasarlı raporu verildiği için borç harç onarıp oralarda oturmaya çalışıyorlar. Biz yardım gelecek diye beklerken devlet bizi yoksulluğa, açlığa mahkûm ediyor. Burada TOKİ evleri yapılacakmış. Onları da faizsiz kredi verip bize parayla satacaklar. Peki topladıkları on milyarlarca lira ne oldu?
Burada tanıştığım bir abla bana sizleri, bizler için neler yaptığınızı anlattı. Bir nevi tanışmış gibi oldum ben de sizlerle, UİD-DER’lilerle. Emeklerinize, yüreğinize sağlık. Buralar düzelirse gelirsiniz, tanışırız inşallah. Hepinize selamlar.