İşçilerin haklarını gasp ettikleri, haksız ve hukuksuz olarak işten attıkları halde hiçbir yaptırımla karşılaşmayan patronlar, saldırılarında gemi azıya almış durumdalar. Hemen her sektörde yaşanan saldırılar karşısında işçiler grev ve direnişlerle, eylemlerle haklarını arıyorlar. İzmir’de İZBB işçileri kadro sözünün tutulması talebiyle, sendikalaştıkları için işten atılan Agrobay Seracılık işçileri tazminat ve ücret alacaklarının ödenmesi talebiyle eylemler yapıyor. Sputnik Türkiye’de basın emekçilerinin grevi, Sputnik yönetiminin tüm baltalama girişimlerine rağmen kararlılıkla sürüyor.
İZBB Evde Sağlık ve Bakım Hizmeti işçileri kadro sözünün tutulmasını istiyor
İzmir Büyükşehir Belediyesinde taşeron şirket bünyesinde çalışan Evde Sağlık ve Bakım Hizmeti işçileri, belediye yönetiminin kadro sözünü tutmayarak kendilerini oyalaması üzerine yeniden eylem kararı aldılar. İşçiler geçtiğimiz Haziran ayında belediye yönetimiyle yapılan görüşmelerde Ağustos ayında kadroya geçirileceklerine dair söz verildiğini ancak hiçbir adım atılmadığını belirtiyorlar. Kadro taleplerinin bu kez de Aralık ayına bırakıldığını söyleyen işçiler, bu durumun belediye yönetimine karşı güvensizlik oluşturduğunu ifade ediyorlar.
4 Eylülde İzmir Büyükşehir Belediyesi başkanlık binası önünde toplanan işçiler adına açıklama yapan İZBB işçisi Cem Kazım Kaygusuz şunları söyledi: “Bizler evde bakım işçileri olarak uzun bir zamandır taşeron köleliğinden kurtulmak için mücadele ediyoruz. Ekonomik kriz koşullarında maaşlarımız sürekli geç yatıyor. Artık kadrolu çalışmak istiyoruz. İyi niyetli tutumlarımıza rağmen hep kandırıldık, ötelendik, ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördük. Bize verilen sözlerin hiçbiri tutulmadı. Kadroya geçirileceğimize dair yazılı bir protokol yapılana kadar eylemlerimiz İzmir Büyükşehir Belediyesi önünde devam edecek.”
Agrobay Seracılıkta işçilerin mücadelesi devam ediyor
Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatsız işten atılan Agrobay işçilerinin direnişi İzmir Bergama’da şirketin önünde devam ediyor. İşten atılan işçiler kıdem tazminatlarının ve ücret alacaklarının ödenmesini talep ediyor.
İşçilerin eylemleri sürerken 4 Eylülde bir açıklama yayınlayan Agrobay Seracılık yönetimi işten çıkarmaların gerekçesini bir domates virüsü nedeniyle çok sayıda domates bitkisinin sökülmesi nedeniyle istihdam fazlası oluşması olarak açıkladı. Tarım-Sen, işçilerin sendikal nedenlerle işten atılmadığını iddia eden şirketin açıklamasına yanıt olarak “Agrobay’ın Yalanlarına Cevabımız” başlığıyla bir açıklama yayınladı. Hiçbir işverenin işçileri sendikal nedenlerle işten attığını söylemeyeceğinin hatırlatıldığı açıklamada ücretsiz izin dayatması sonrası üyelik çalışmasının hızlandığı, bundan haberi olan işverenin işçilerin ağzını arayarak ve baskı yaparak sendikaya üye olan işçilerin kimler olduğunu öğrendiği belirtildi. Ayrıca işçiler kabul etmediği halde hukuksuz olarak ücretsiz izin dayatması yapıldığı vurgulandı. İşçilerin haklı mücadelesini karalamaya çalışan işverene “İşçilerin tepesine çöreklenip, çöp gibi kapının önüne koyup sonra da sessizlik telkin eden yönetim sorunun esas kaynağıdır. Provokatif eylemi kendileri yapmıştır” cevabı verildi. İşçileri aşağılayıp haklarına çökmek isteyen her türlü yaklaşımla fiili, meşru, hukuki yollarla sonuna kadar mücadele edileceğinin belirtildiği açıklama “ya saygın bir uzlaşma, ya da tavizsiz direniş” sözleriyle sonlandırıldı.
Sputnik grevcileri: “Grevse Grev İşte Buradayız”
Sputnik Türkiye’de toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyesi basın emekçilerinin İstanbul ve Ankara ofislerinde 17 Ağustosta başlayan grevleri devam ediyor. Toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sırasında Sputnik Türkiye yönetimi işçileri işten atmakla tehdit etmiş, grev kararı alındıktan sonra da küçülmeye gitmek bahanesiyle 24 gazeteciyi işten çıkarmıştı.
İşten çıkartılan Sputnik Türkiye çalışanlarının işe geri alınması ve ücretlerinin yükseltilmesi talebiyle başlayan grevin 20. günü olan 5 Eylülde İstanbul’da Süzer Plaza önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklamasını TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş yaptı. Durmuş, grevin ilk günündeki gibi kararlı ve inançlı olduklarını vurgulayarak taleplerinin hukuksuz biçimde işten atılan işçilerin işlerine geri alınmaları ve toplu iş sözleşmesinin imzalanması olduğunu söyledi. Durmuş, Sputnik yönetiminin grevi kırmak için yaptıklarını şu sözlerle anlattı: “20 günde işverenden tek bir olumlu adım gelmediği gibi yasadışı girişimleri de devam ediyor. Önce grevin yasadışı olduğunu iddia ederek mahkemeye başvurdular. Ancak mahkeme yürütmeyi durdurma taleplerini reddetti. Bunun üzerine grevin etkisini kırmak için Rusya’da Türk vatandaşlarını işe aldılar ama hâlâ çalıştıramıyorlar. Türkiye’de ise işsizliği fırsat bilen kendini bilmezler, işsiz gazetecileri arayarak iş teklifleri, iş görüşmeleri yaptı. Aralarında siyasetçileri arayıp sendikayı suçlayacak kadar hadsizleşenler var.” Durmuş, greve katılan işçilerin emeği ve dayanışmayı, greve katılmayıp grev kırıcılığı yapanların ise kariyeri seçtiğini vurguladı. Basın açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı: “Bizlerin safı emek, bizlerin safı dayanışma, bizlerin safı mücadeledir. Makam ve mevkilerini düşünenler değil, direnenler işçi sınıfı tarihinde yerlerini alacak. Yılmayacağız, kazanana kadar direnmeye devam edeceğiz.”
Basın açıklaması sırasında “Direne Direne Kazanacağız”, “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız”, “Grevse Grev İşte Buradayız”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız” sloganları atıldı.