
İngiltere’de düşük ücret dayatmasına ve ağırlaşan çalışma koşullarına karşı farklı sektörlerden işçilerin grevleri devam ediyor. Ulusal Sağlık Sistemi NHS’nin çöküşün eşiğine geldiği İngiltere’de tedavi için bekleyen kişi sayısı 7,6 milyona yükselirken geçtiğimiz yıl 120 bin kişinin tedavi beklerken öldüğü tahmin ediliyor. Hastane ve ambulans servislerinin yetersizliği, doktor ve hemşire açığının iyice büyümesi, iş yükünün artması NHS’ye bağlı çalışan sağlık emekçilerinin öfkesini arttırıyor. 2008’den bu yana ücretlerinde yüzde 26 oranında kesinti olan asistan doktorların taleplerini görmezden gelen hükümet ise aylardır müzakere masasına oturmayı reddediyor. Öfkesi ve kararlılığı büyüyen İngiliz Tabipler Birliği (BMS) üyesi doktorlar mücadeleyi de büyütüyor. Ülke tarihinde ilk kez aynı gün greve çıkan pratisyen ve uzman hekimler mücadelelerini birleştiriyorlar. 19 Eylülde iki günlük grev başlatan uzman hekimlerin mücadelesine 20 Eylülde katılan pratisyen hekimler ise 3 gün boyunca ülke genelinde iş durdurdular. Enflasyonun üzerinde ücret artışı talep eden uzman doktorlar ve yıllardır ücret kesintisi yaşayan ve yüzde 35 oranında artış talep eden pratisyen hekimler Ekim ayının ilk günlerinde de grevlerini birleştirecekler. 3 Ekimde ise Manchester’da ortak bir protesto düzenleyecekler.
National World’de çalışan Ulusal Gazeteciler Birliği (NUJ) üyesi yüzlerce gazeteci ise İngiltere ve İrlanda genelinde greve çıktı. İşçiler işten atma saldırılarına ve düşük ücret dayatmalarına karşı 18, 22 ve 25 Eylülde iş durdurdu. 270 yıllık tarihinde ilk kez greve çıkan Kraliyet Sanat Topluluğu (RSA) çalışanları ise 19 ve 21 Eylülde iş durdurdu. Tarihi bir “hayır kurumu” olan RSA’nın yüzde 4’lük ücret artışı teklifine hayır diyen Büyük Britanya Bağımsız İşçiler Sendikası (IWGB) üyesi işçiler enflasyonun üzerinde bir ücret artışı için mücadele ediyor. İngiltere’de işçiler pek çok işkolunda sendikalarıyla birlikte mücadeleyi örmeye, hükümetin ve patronların saldırılarına karşı grev silahını kullanmaya devam ediyorlar.