Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği sitesinde yayınlanmıştır (https://uidder.org)

Anasayfa > İşçi Dayanışması Gazetesi > Emekçi Kadınlar: Yan Yana Gelmeliyiz!

Emekçi Kadınlar: Yan Yana Gelmeliyiz!

İşçi Dayanışması, No: 186

Enflasyon ve hayat pahalılığı belimizi bükerken okulların açılmasıyla birlikte giderler arttı, sorunlar dağ gibi büyüdü. Alım gücü düşen işçi aileleri çocuklarının eğitim masraflarını karşılayamaz durumda bırakılıyor. Emekçi kadınlar sorunlarını, yaşadıklarını ve düşüncelerini İşçi Dayanışması’na anlattı.

Adana’dan eğitim işçisi bir kadın, öğrencilerinin beslenme çantalarını kontrol ettiğini, her gün ekmek arası patates getirdiklerini söylüyor. Sarıgazi’den ev emekçisi bir kadın ise çocukları yesin diye hep aynı yiyecekleri farklı şekillerde sandviç ekmeğine koyduğunu söylüyor ve ekliyor: “Çocuklarımın sağlıksız beslenmesi fiziksel ve zihinsel gelişimlerinin sakatlanması demek. İçim kan ağlayarak yapıyorum o sandviçleri. Herkes şikâyetçi ama yan yana gelemiyoruz. Herkes ayağa kalkmalı aslında.” Tuzla’dan ev emekçisi bir kadın seçimlerden önce anasınıflarına verilen ücretsiz yemeğin velileri çok sevindirdiğini, tüm öğrencilere verilmesi gerekirken bu sene kaldırıldığını hatırlatıyor. Bilecik/Bozüyük’ten bir emekçi kadın çocukları için daha sağlıklı olsa da öğretmenlerin kendilerine verdikleri pahalı meyve ve kuruyemiş listelerine veliler olarak itiraz etmek zorunda kaldıklarını anlatıyor. “Aslında” diyor, “ses çıkarınca, itiraz edince bir şeyler değişiyor ama daha büyük değişiklikler için, mesela ödediğimiz vergilerle çocuklarımıza okullarda ücretsiz yemek verilmesi için beraber daha çok ses çıkarmalıyız.”

Çocuklarını sağlıklı besleyemediğini düşünen emekçi kadınların sorunları bununla bitmiyor elbette. Parasız olduğu söylenen devlet okullarında bile kayıt parası, sabun, tuvalet kâğıdı gibi malzemelerin parası, kırtasiye giderleri velilerden isteniyor. Bağcılar’dan bir emekçi kadın şöyle anlatıyor: “Öğretmenin tahta kaleminden tutun da sabununa, yazıcısına kadar bizden istiyorlar. Sınıfın temizliğini bile velilerden yapmalarını istediler. Pandemide ‘hijyen’ diyen iktidar eğitim için bütçe ayırıp okulu temizletemiyor! Bu bizim için bir mücadele konusu. Çocuklarımızın sağlıklı bir ortamda ders almaları için yan yana gelmeliyiz.”

Okullara ulaşım sorunu da ciddi bir hal almış durumda. Mersin’den eğitim işçisi bir kadın, velilerin servis ücretinden dert yandığını belirtiyor. Kısa mesafeler için bile servis ücretleri 1500 liralardan başlıyor. 3 çocuğundan birini depremde kaybeden Hatay/Samandağ’dan ev emekçisi bir kadın diğer çocuklarının eğitimi için endişelendiğini ifade ediyor. Prefabrik okulların yapımının bitmediğini, bitse bile evlerinden çok uzakta olan bu okullara servis ücretini nasıl karşılayacaklarını bilmediklerini söylüyor. Aşçılık yapan bir depremzede ise “eğitimden vazgeçmiyoruz ama bizim çocuklarımıza eğitim vermekten vazgeçmiş bir hükümet var. Zengin çocukları bu süreçte eğitimine devam ederken olan bizim çocuklarımıza oldu” diyor.

Kütahya’dan bir emekçi kadın formalar için dayanışmayla çözüm bulduklarını aktarıyor: “WhatsApp grubunda çocuklarımıza olmayan formaları paylaşıp, bir üst sınıfın velilerinden çocuklarına küçük gelen formalarını istedik. Mağazalar, servis, kantin idare ile anlaşmış. Okul idaresi bize baskı uyguluyor, biz de idareye baskı uyguluyoruz. Artık veliler olarak sürekli iletişim halindeyiz.”

İşçilerin en çok şikâyet ettiği konulardan biri de MEB’in verdiği kitapların yetersiz olması, ek kitap almak zorunda kalmaları. Bu kitaplar binlerce liraya mal oluyor. Ankara’dan emekli bir kadın işçi, öğretmenlerin ödevleri ek kitaplardan verdiğini, almak zorunda kaldıklarını belirtiyor ve ekliyor: “Aslında devlet kitaplarında gerekli bilgiler verilse ekstra kitaplara gerek kalmaz.” Gebze’den ev emekçisi bir kadın ise devlet okullarında ücretsiz verilen ek derslerin MEB’in müdürlere tasarruf baskısı yapmasıyla birlikte ücretli hale geldiğini aktarıyor. Veliler bu uygulamayı çocuklarını dershaneye gönderemedikleri için mecburen kabul etmek zorunda kalıyorlar. “Bize ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışıyorlar” diyen ev emekçisi seçimden sonra bu pahalılıktan yakınan ve iktidara oy verdiği için pişmanlık duyan akrabalarının olduğunu ifade ederken çözüm yolunu şöyle özetliyor: “Hangi partiye oy vermiş olursak olalım, eğer kendi dertlerimizi doğru bir şekilde konuşabilirsek birbirimizle kavga etmeyi bırakırız. O zaman sıtmaya razı olmaktan kurtulur kendimiz ve çocuklarımız için bir şeyler yapmaya başlarız.”

Sorunlarla boğuşan emekçi kadınlar, yapılması gerekeni de gösteriyorlar. Tüm emekçi kadınları kendileri ve çocukları için ayağa kalkmaya, ses çıkarmaya, yan yana gelmeye, birlik olmaya çağırıyorlar. Gelin bu çağrıyı karşılıksız bırakmayalım. Birbirimize güç verelim, birlikte güçlenelim, birlikte çözüm bulalım.

  • İşçi Dayanışması Gazetesi [1]
  • Emekçi Kadın [2]

Kaynak URL: https://uidder.org/emekci_kadinlar_yan_yana_gelmeliyiz.htm?qt-diger_makaleler=1

Links
[1] https://uidder.org/taxonomy/term/454
[2] https://uidder.org/taxonomy/term/262