
Bir yangın ki hemen yanı başımızda,
Bir yangın ki her seferinde dünyanın başka bir ülkesinde
Bir yangın ki feryat eden anaların çığlıkları arşa varıyor
Öyle bir yangın ki çıkaranı belli, yananı belli…
7 Ekimden bu yana faşist Netanyahu yönetimi gece gündüz Gazze’yi bombalamaya devam ediyor. Çoğu kadın ve çocuk binlerce Filistinli İsrail bombaları altında can verdi, vermeye devam ediyor. 17 Ekimde İsrail’in bombaladığı bir hastanedeyse 500 kişi öldü. Rakamları yazmak okumak bile kolay değilken binlerce ölüme şahit olmuş Filistinli bir kadın hemşire dünyaya sesleniyor feryat ederek: “Yapılanları konuşmakla çözülmüyor. Bu kadar olmaz, olmaz! Küçücük çocuklar ellerimizde ölüyor. Yetişemiyoruz, vallahi yetişemiyoruz. Kanımız akıyor, bizi seyretmekle yetiniyorlar. Akan kan sizin de kanınızdır! Sessiz kalmanız haramdır, gençleri kadınları yaşlıları kaybediyoruz. Sessiz kalmanız haramdır Ey Dünya!”
Filistinli kadın kardeşimizin feryadını yüreğimizin en derininde hissediyoruz. Yıllardır Filistin halkı acıların son bulduğu, gözyaşlarının dindiği ve yaraların sarıldığı günlere hasret… Açgözlü egemenler tüm dünyaya ölüm tohumları atarken, bir mezarı olsun diye çocuklarının, eşlerinin cesetlerini arayan emekçilerin çığlıkları yükseliyor. Yaşamın, adalet ve barışın düşmanı bu düzen, anaların gözyaşlarından besleniyor. Depremlerde, sellerde ölenlerin ardından “kader”, savaşta ölenlerin ardından “şehit” demek ölümü adil hale getirmiyor! Yaşamın emekçiler için adil olmadığı dünyada, ölümün adil olması beklenebilir mi? Yaşanan tüm acılara rağmen üzüntümüze gömülmüyoruz, öfkemizi biliyor, mücadelemizi büyütmeyi seçiyoruz. Çünkü savaşa karşı barış ve kardeşlik, ölüme karşı yaşamı savunmaktır bizi insan yapan. Akan kan bizim de kanımızdır, bunu biliyoruz. Tüm dünyaya barış tohumları ekilene dek, sessiz kalmak bizlere haramdır! Barışı var edecek eller tüm dünyada birleşip umudun tohumlarını ekene dek mücadelemizi devam ettirmek boynumuzun borcudur. Kadınların barış mücadelesi, tarihte nice şanlı günlerin doğumunu sağlamıştır. Unutmayalım ki; çocuğun gördüğü düştür barış, annenin gördüğü düştür barış, ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış…
Ey Dünya! Aç gözlerini de gör olanı biteni!
Kapama kulaklarını da duy olup biteni!
Küçük çocuklar ellerimizde ölüyor!
Evlerimiz başımıza yıkılıyor, dünya başımıza yıkılıyor!
Sessiz kalmanız haramdır, vallahi de haramdır Ey Dünya!
Dünyaya Barış İşçilerle Gelecek! Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği!