
Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesi 12. Olağan Genel Kurulu 7 Ocakta gerçekleştirildi. Genel Kurul, divan heyetinin belirlenmesinin ardından misafirlerin genel kurula başarı dilekleriyle başladı. Şube Genel Kuruluna Petrol-İş Genel Başkanı Süleyman Akyüz, sendikanın şube başkanları ve konuklar katıldı. Akyüz, yaptığı konuşmada patronların her daim birlikte hareket ettiğini vurgulayarak genel kurul sonrasında hep birlikte hareket etmenin önemine değindi. Ardından aday ve delege konuşmalarına geçildi.
Petrol-İş Gebze Şube Başkanlığına adaylığını açıklayan Şivan Kırmızıçiçek konuşmasına ülkenin dört bir yanındaki işçi direnişlerine selam göndererek başladı. Filistin halkının katledilmesine gerçek anlamda itirazın işçi sınıfından yükseldiğini belirterek, hükümetlerin ikiyüzlü barış söylemini eleştirdi. Sermaye sınıfının hak gasplarına karşı işçi sınıfının mücadelesinin yükseltilmesi ve sendikal örgütlülüğünün güçlendirilmesi çağrısında bulundu. Bu süreçte işçi sınıfının yapay kutuplaşmaya kanmaması gerektiğini vurguladı. Yönetime aday olmasının salt bir koltuk değişikliği olmadığını, zihniyet değişikliğini amaçladığını belirtti.
Şivan Kırmızıçiçek başkanlığında yönetime aday olan Trelleborg fabrikası baş temsilcisi Dursun Karataş da konuşmasında mücadeleci sendikal anlayışın bir ihtiyaç olduğunu ve ancak ekip ruhuyla patronlar karşısında kazanımlar elde edilebileceğini vurguladı. “Öncelikle şunu vurgulamak isterim: Temsilcilik görevini yürüttüğüm süre boyunca ekip ruhuyla çalışmanın faydalarını çok net gördüm. Sendikamıza da çalışan arkadaşlara da faydası olan tek yöntem budur. Elbette iyi bir ekip çalışması için bir koşul var: İyi bir ekip! İşçinin hakkını, hukukunu, ekmeğini başka her şeyin önüne koyan, koltuk kaygısının önüne koyan insanlardan oluşan bir ekip. Biz önümüzdeki dönemde bu konudaki eksikleri aşarak, fazlalıkları temizleyerek yolumuza devam etmek istiyoruz.”
Delegeler yaptıkları konuşmalarda mevcut şube yönetimini eleştirerek, işçilerden ve mücadeleden yana yeni bir yönetimin belirlenmesini talep ettiler. Plascam delegesi Halil İbrahim Altıparmak, “Sendika yöneticileri seçildikten sonra güç ve temsiliyet hakkını işçi sınıfından kopmadan, en doğru şekilde kullanmak zorundadırlar. Çünkü bizler, sizlere emeğimizin, alın terimizin ve çocuklarımızın geleceğini teslim ediyoruz. Bence artık ülkemizde ana muhalefet sendikalar olmalıdır. Çünkü gelirdeki adaletsizliğe, vergide adaletsizliğe, iş cinayetlerine, yasaklanan grevlere sessiz kalmadan, oturduğumuz yerden kınama yazılarıyla değil üretimden gelen gücümüzü kullanarak dur demeliyiz” diyerek nasıl bir sendikal anlayışa ihtiyaç duyulduğunu özetledi.
Aynı fabrikadan şube yönetimine aday olan Haluk İriş ise, sendikal mücadele ve işçi sınıfının duruma dair düşüncelerini şu şekilde paylaştı: Genel kurullar, biz sorumluluk sahibi işçiler, delegeler, temsilciler ve yöneticiler için son derece önemlidir, hayatidir. En yüksek ve yetkili organımızdır. Fikirlerimiz, vizyonumuz ve ideallerimiz buralarda sözler olarak söylenir, sonra pratikte uygulamalarla hayat bulur. Bilmeliyiz ki, üyelerimiz başta olmak üzere işkolumuzda çalışan on binlerce işçinin gözü kulağı buradadır. Geleceğin nasıl şekilleneceği, bizlerin bu kürsülerdeki konuşmalarımıza, davranışlarımıza; nelere önem verdiğimize ya da vermediğimize bağlıdır. Boş verdiğimiz, üstünkörü davrandığımız, görmezden geldiğimiz şeylerin bedelini ailelerimizle birlikte hepimiz öderiz. Bu anlayışla geçen dört yılın hakkaniyetli bir muhasebesini yapmak, hem önemli hem de zorunludur.
Aday ve delege konuşmalarının ardından seçimlere geçildi. Sendika üyesi 34 işyerinden 200 delegenin 199’unun oy kullandığı Genel Kurulda yeni şube yönetimi Şivan Kırmızıçiçek başkanlığında belirlendi. Başkan yardımcıları ise Dursun Karataş ve Dönmez Aytekin oldu.