Kapitalistlerin kâr hırsı nedeniyle oluşan krizin faturası biz işçilere kesilmek isteniyor. Çalıştığım fabrikada tasarruf adı altında birçok dayatma yapılıyor. Başta mesai saatlerinin değişmesi, gece vardiyasında çalışanların servislerinin çift servis yerine tek servise indirilmesi, ikramiyelerin kaldırılması, ücretlerin geç verilmesi ve son olarak da fabrika içindeki ısıtıcıların doğalgazlı olması nedeniyle kapatılması… Evet, bunların adına da tasarruf deniliyormuş!
Bu da yetmiyormuş gibi utanmadan bir de bizlere şöyle diyorlar: “Sizlerin, bize önereceği tasarrufa yönelik görüşleri varsa müdüriyete önerebilirsiniz!” Yahu, bu nasıl bir adalet? Neredeyse bizlere bedava çalışın diyecekler. Bizler bunları hak etmiyoruz. Korkularımızı ve çekingenliğimizi bir kenara bırakıp artık sınıfsal bir mücadele vermeliyiz. Biz işçileri her defasında aşağılayan ve bizleri köle olarak gören bu patronlar sınıfına artık dur demeliyiz. Ve bunun için bilinçlenmemiz gerekiyor. Bilinçlenmemiz için en ideal yerin de UİD-DER olduğunu düşünüyorum. Herkesi patronlarla mücadele için UİD-DER’e bekliyorum.
Üreten Biziz, Yöneten de Biz Olacağız!