Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma koşullarımızın kötü olması da cabası! Örneğin çalışma saatlerimizin çok uzun olması, fazla mesai ücretlerimizin eksik ödenmesi gibi hak gasplarına uğramamız ve dahası.

Daha fazla çalıştıkça daha fazla yoksullaşıyoruz adeta! Ve bunlara ek olarak yapılan psikolojik baskılar, dayatmalar, kadın işçi arkadaşlarımıza yapılan haksızlıklar, ayrımcılıklar düzene karşı biriken öfkemizi katlıyor. Sendikalaşmak isteyen işçiye sopa sallayan, ekonomik krizin faturasını işçi sınıfına kesen zihniyete karşı mücadele etmenin gerçekliği gün gibi ortada! 

Ama sorunlarımız çözümsüz değil, elbette bir çözümü var. Çözüm sınıf bilinciyle örgütlenmekten ve mücadelemizi büyütmekten geçiyor. Yaşamı daha fazla çekilmez kılan kapitalist sisteme karşı mücadele dün de vardı, bugün de var. Zaten unutmamalıyız ki bugün sahip olduğumuz kıdem tazminatı hakkından sağlık sigortası hakkına kadar bütün haklarımız geçmişte verilen mücadelelerin ürünüdür. İşçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs da geçmişte verilen mücadelelerin bir kazanımıdır! Bu nedenle 1 Mayıs’a sahip çıkmak biz işçiler için zaruridir. 1 Mayıs’ta alanlarda taleplerimizi hep birlikte haykırmalıyız! Açlığın ve yoksulluğun yeryüzünden silindiği, iş cinayetlerinin olmadığı, savaşların son bulduğu özgür bir dünya özlemimizi haykırmak için bütün işçi emekçi kardeşlerimizi 1 Mayıs’ta UİD-DER saflarına davet ediyoruz!

YAŞASIN 1 MAYIS!

YAŞASIN İŞÇİ SINIFININ ÖRGÜTLÜ MÜCADELESİ! 

UİD- DER YÜRÜYOR MÜCADELE BÜYÜYOR!