
Tekimsa’da 2 Ocak’tan bu yana direnişteyiz. Patronlar sınıfı krizin bedelini biz işçilere ödetmek için giderek saldırılarını arttırıyor. Tekimsa’da da aralık ayında toplam 135 işçi arkadaşımız işten atılmış ve sendikamızın tasfiyesine yönelik bir girişim başlatılmıştı. Biz işçiler için böylesi dönemlerde mücadele etmenin ne kadar önemli olduğu gün yüzüne çıkıyor.
Patronlar acımasızca saldırıyor ve yüz binlerce insanın yaşamını alt üst edecek kararların altına rahatlıkla imza atıyorlar. Üstelik bunu kendi koydukları yasaları bile çiğneyerek yapıyorlar. Evet, bizler yeni yıla işsiz girdik. Fakat sendikamızın tasfiyesinin önüne geçebilmek ve patronun yasadışı tüm uygulamalarına karşı durmak için bir direniş başlattık. Bu mücadelemizi yükseltebilmek için de durmadan çalışıyoruz. Fakat saldırıların çapı oldukça büyük olduğundan biz işçilerin dayanışma ağının örülmesi de giderek önem kazanmaktadır. Aynı saldırılara maruz kalan biz işçiler sendikalı-sendikasız ayrımı yapmadan mücadele etmeli, direniş ya da grevde olan fabrikalara destek ziyaretlerini büyütmeliyiz. Ve bunları yapmak içinde sendikalarımıza baskı yapıp onları da harekete geçirmeliyiz. Patronların saldırılarına ancak bu şekilde güçlü bir karşı duruş sergileyebiliriz. O yüzden patronların saldırılarına karşı mücadele bayrağını daha da yükseltmeli ve zafere giden yolun kaldırım taşlarını döşemeliyiz.
Birleşen İşçiler Yenilmezler!