
UİD-DER, “Umut Örgütlü Mücadelede” şiarıyla işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürüyor.
Türkiye’de bedeli işçi ve emekçilere ödetilen ekonomik yıkım derinleşiyor. Sermaye sınıfı ve iktidardaki rejim işçi sınıfının örgütsüzlüğünden aldıkları cesaretle dizginsiz sömürü ve yağmaya, işçi sınıfına yönelik azgın saldırılarına devam ediyor. Ağırlaşan çalışma ve yaşam koşulları, hayat pahalılığı, düşük ücretler, işsizlik ve güvencesizlik, iş cinayetleri, sendikalaşmanın önündeki yasal ve fiili engeller, grev yasakları, direnişlere yönelik baskı ve şiddet işçi sınıfının temel sorunları olmayı sürdürüyor. İşçilerin sosyal haklarını, iş güvencesini ortadan kaldıran rejim, demokratik hak kırıntılarını dahi gasp ediyor. Kayyımlarla, tutuklamalarla, baskı ve şiddetle toplumu sindirmeye, susturmaya çalışıyor. Kin ve düşmanlık kışkırtılırken, hakkını arayan işçiler, sesini çıkaran gençler, muhalifler karalanıyor, sindirilmeye çalışılıyor.
Bu tablonun değişmesi, işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, sömürüye ve faşizme karşı mücadele iradesinin güçlenmesiyle mümkün olabilir. UİD-DER, bu bilinçle, 2025 yılı 1 Mayıs’ı yaklaşırken “1 Mayıs’a işçi sınıfına güç vererek, sömürüye, zorbalığa, faşizme karşı mücadelemizi büyüterek hazırlanalım” çağrısını yükseltti. UİD-DER’li işçiler, işçi sınıfının bilinç ve örgütlülük düzeyini, birlik ve dayanışmasını güçlendirmek, umutsuzluğa karşı umudu, dağınıklığa karşı örgütlülüğü büyütmek hedefiyle çalışmaya devam ediyorlar. UİD-DER’li işçiler, emekçi kadınlar, emekliler, gençler bulundukları her yerde; fabrikalarda, işyerlerinde, mahallelerde, üniversitelerde, liselerde 1 Mayıs’ı gündeme taşıyorlar. Tüm işçi ve emekçileri 1 Mayıs’ta alanlarda bir arada olmaya, sömürüye ve zorbalığa karşı mücadeleye çağırıyorlar.
UİD-DER temsilciliklerinde düzenlenen “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” etkinliklerinde, dünya işçilerinin kuşaklar boyu devam eden mücadelesinin bir sembolü olan 1 Mayıs’ın tarihsel ve güncel önemi vurgulanıyor. Çeşitli sektörlerden işçilerin, sendika işyeri temsilcilerinin ve yöneticilerinin, emekçi kadınların, gençlerin katıldığı etkinliklerde dünyadaki ve Türkiye’deki koşullar sergilenirken “bu koşullar altında ihtiyacımız olan şey 1 Mayıs’ın mücadele ruhuyla birleşmek, dünya işçi sınıfı olarak tek ses, tek yumruk olabilmektir” vurgusu öne çıkarılıyor. Seslendirilen mücadele şiirleri ve ezgileriyle, video gösterimleriyle tüm dünyada işçilerin tek yürek olduğu 1 Mayıs’ın coşkusu, dayanışmanın, birlikte hareket etmenin büyüttüğü umut işçilere taşınıyor.
İşçi evlerine yapılan ziyaretlerde, 1 Mayıs’ın gerçek anlamı ve işçi sınıfının birlik ihtiyacı üzerine sohbetler yürütülüyor. 1 Mayıs’ı anlatan videoların izlendiği bu buluşmalarda, önyargılar kırılıyor, işçilerin 1 Mayıs alanlarında gücünü göstermesinin önemi üzerinde duruluyor. Genç işçiler ve öğrencilerle yapılan buluşmalarda 1 Mayıs’ın tarihsel kökleri, sınıf mücadelesindeki yeri ve gençliğin yerinin işçi sınıfının mücadele safları olduğu vurgulanıyor. Emekçi kadınların yoğun katılımıyla yapılan buluşmalarda ise kadın işçilerin yaşadığı çok yönlü sömürü ve eşitsizliğe karşı mücadele deneyimleri paylaşılıyor; kadınların sınıf mücadelesindeki yeri ve önemi vurgulanıyor. Bu sıcak sohbetlerde kadın işçiler çocuklarıyla birlikte 1 Mayıs’ta yerlerini alacakları için, taleplerini haykıracakları için heyecanlarını paylaşıyorlar.
UİD-DER’li işçiler, sınıf kardeşlerine 1 Mayıs’ın gerçek anlamını, ruhunu, resmini aktarıyor. Özellikle ilk defa 1 Mayıs’a katılacak işçilerin ve gençlerin egemenlerin kirli diline kanmaması için 1 Mayıs’ın umut ve mücadele günü olduğunu, birleşirsek korku duvarlarını ve engelleri aşabileceğimizi vurguluyor. UİD-DER 1 Mayıs’ta işçi sınıfının birliğini, dayanışmasını ve mücadele kararlılığını büyütmek için tüm işçileri, gençleri, emekçi kadınları, emeklileri meydanlarda sesimizi büyütmeye çağırıyor. Kapitalist sömürüye ve faşizme karşı mücadelemizi yükseltelim. Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!