
Sırrı Süreyya Önder, Sırrı Abi, çok yönlü bir insandı. Öldüğünde geride sadece anılar değil, iz bırakanlardan, eserler bırakanlardan oldu. Onu ölümsüz kılan şeylerden biri, barış ve kardeşlik uğruna verdiği mücadeledir. İşçi sınıfının ve ezilenlerin sömürüsüz bir dünya özlemini ifade eden Enternasyonal Marşı’ndan ilham alan Beynelmilel filmi ise bize bıraktığı en güzel miraslardandır.
Beynelmilel, Sırrı Abi’nin insanlığının, dünyaya bakışının, sosyalist kişiliğinin bir ürünüdür. O film, bu toprakların ezilenlerine, 12 Eylül karanlığını yaşayanlara Enternasyonal Marşı’nın taşıdığı umudu armağan etti. Enternasyonal Marşı’nı sahiplenmek, işçi sınıfının kurtuluşunun dünya çapında olacağına inanmaktır. Sırrı Abi, insanın insanı sömürmediği bir dünyaya inanmamış olsaydı, kemanla Enternasyonal’i çaldırdığı bir filmi asla çekemezdi.
Sırrı Abi, 12 Eylül faşizminin zindanlarından geçmişti ama yüzündeki o güzel gülümseme hiç eksik olmamıştı. Zindanda boş durmamış, hem direnmiş hem okumuştu. Belki de Paris Komünü’nü, barikatlarda savaşanları ve Enternasyonal’in şairi Eugène Pottier’i de orada tanımıştı. Pottier’in kararlılığını, direncini, geleceğe olan inancını miras almıştı.
Sırrı Abi, tıpkı Enternasyonal Marşı gibi dünden bugüne, bugünden yarınlara uzanıyor. Onu, onun zekâ dolu, gülüşünü emekçiler unutmayacak. Sen hep bizimle olacaksın Sırrı Abi…