1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği günleri yaşıyoruz. Sağlık çalışanları olarak sorunlarımız derinleşiyor. Bu derece ciddi saldırılara ancak ve ancak ciddi bir örgütlülük ve mücadeleyle karşı konulabilir.
Bizler ekonomik ve siyasal saldırılara karşı 1 Mayıs’a katıldık ve “Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!” pankartımızın arkasında gururla yürüdük. “1 Mayıs kortejimiz de mücadelemizin ciddiyetini yansıtmalı. Düzenli, disiplinli bir kortejdir bize ve mücadelemize yakışan!” diye düşündük. Hep bir ağızdan sloganlarımızı haykırdık, şarkılarımızı gür bir sesle söyledik. Aramızda ilk defa 1 Mayıs’a katılan arkadaşlarımız da vardı ve UİD-DER’in disiplinine ve coşkusuna çok çabuk adapte oldular. Toplanma noktasındaki programımız sırasında sağlık emekçileri de selamlandı ve biz de bu coşkuya tüm mücadele arkadaşlarımızla katıldık.
Kortejimizde “Faşizme Karşı Omuz Omuza!”, Siyasi Tutsaklara Özgürlük!” dövizleri de vardı. Baskıların ve yasakların arttığı, toplum olarak elimizin kolumuzun bağlanmaya çalışıldığı, en ufak bir itiraza dahi tahammül edemeyen egemenlerin toplumu nefessiz bıraktığı bir dönemden geçiyoruz. Muhalif gazeteciler, gençler ve siyasiler hapis cezalarıyla sindirilmeye çalışıyor. İşçi sınıfının örgütlenmesinin önüne pek çok engel dikiliyor. Rejim kendi bekası uğruna bizim yaşamımızı zehir ediyor. 1 Mayıs bu zorbalığa karşı itirazımızı yükselttiğimiz bir gün oldu. 1 Mayıs öncesinde toplumda birikmiş olan tepkinin kısmen de olsa meydanlara yansımasını görmüştük. 1 Mayıs’ta da onlarca kentte işçiler meydanlara çıktı. İstanbul’da Kadıköy Rıhtım Meydanında, özellikle gençlerin sadece bizim kortejimizde değil tüm alanda sayıca çok olması, gençliğin sınıfının safında yer alması coşkuyu daha da arttırdı. Gençler kendileri, gelecekleri için oradaydılar. Gençlerin kortejlerini hep bir ağızdan sloganlarımızla selamladık: “Gençlik Burada Sınıfının Safında!”
Bizler, genç işçiler, öğrenciler, kadınlar olarak baskı ve zorbalıkla bizleri sindirmeye çalışan egemenlere inat, sınıfımızın safında örgütlülüğümüzü büyüteceğiz. Bu zorba düzene son vereceğimiz günlere olan inancımızla mücadeleye devam edeceğiz.