25 Ocak Pazar günü Kocaeli Emek ve Demokrasi Platformunun krize, işten atmalara, zamlara karşı düzenlediği mitinge UİD-DER olarak katıldık.
Miting alanına gitmeden önce kortejimizi düzenli bir şekilde oluşturduk. İzmit yürüyüş yolundan miting alanına kadar hep beraber kortejler halinde yürüdük. Yürürken de sloganlarımızı attık: “Parasız Sağlık, Parasız Ulaşım, Parasız Eğitim”, “Örgütlüysek Her Şeyiz Örgütsüzsek Hiçbir Şey”, “Krizin Faturası Patronlara”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!” İçinden geçtiğimiz süreçte birçok fabrikada işten atmalar, ücretsiz izinler, sosyal hak talanları ve bunlar da yetmezmişçesine zamlarla krizin bütün yükünü işçi ve emekçilerin sırtına yüklemeye çalışıyorlar. Bu soğuk kış aylarında birçok işçi evinde ne sıcak bir yemek pişirebiliyor ne de evlerini ısıtacak yakacak bulabiliyor. Burjuvazinin sözcüleri krizi çok iyi yönettiklerini söylüyorlar. Düşünüyorum da kriz böyle yönetiliyorsa, bir de yönetemeseler kim bilir ne halde oluruz. Bütün bu boş lafazanlıklar işçi ve emekçi yığınlarının tepkisi yatıştırmak için sinsice uyguladıkları oyunlardır. Bu boş laflara kanmamamız gerekiyor.
Kriz her geçen gün biraz daha derinleşiyor. Bu krizin sonunda biz işçileri çok kötü günler bekliyor. Açlıktan ölmek, evsiz kalmak ve en önemlisi emperyalist savaşlar biz işçilere hiç de uzak görünmüyor. Ama bütün bu olumsuzlukların önüne geçebiliriz. Patronların krizini kendilerine ödetebiliriz. Onlar nasıl kendi içinde örgütlülerse bizim onlardan çok daha fazla örgütlü olmamız gerekiyor. Bugünkü gibi alanlara çıkıp haklı taleplerimizi haykırmamız lazım ve her geçen gün bu alanları daha da büyütüp burjuvazinin önüne dikilmemiz gerek. Eğer bir araya gelip de burjuvazinin önüne dikilmezsek, daha kötü günler hiç de uzak değil.