
Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna taşındı.
Hakem Kurulunun ilk toplantısını yaptığı 22 Ağustosta Sayıştay önünde “izleme çadırı” kuran KESK, ASİM-SEN, BASK ve HAK-SEN’de örgütlü kamu emekçileri nöbet eylemlerini sürdürüyor. “Ne Hakem Ne Sefalet Zammı! Grevli Toplu Sözleşme Yasası!” yazılı pankart açan emekçiler eylemler sırasında “Zafer Direnen Emekçinin Olacak”, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz”, “Genel Grev Genel Direniş”, “Toplu Sözleşme Hakkımız Grev Silahımız”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız” sloganlarını attılar.
25 Ağustosta eylem alanında açıklama yapan KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, Memur-Sen’in katılmayacağını bildirdikten sonra Hakem Kuruluna girmesini eleştirdi. 11 üyeyle toplanması gereken Hakem Kuruluna Memur-Sen’in 2, Kamu-Sen’in 2, Birleşik Kamu-İş’in 1 üye göndermesi gerekiyordu. Gelen yoğun baskılar üzerine Memur-Sen Hakem Kuruluna başvuru yapmayacağını açıklamıştı. Fakat anlaşmaya varılan 58 maddede kayıp olmasını engelleme gerekçesiyle Kurula katıldı. Hakem Kurulunun toplanması ve karar alabilmesi için en az 8 üyenin katılması gerekiyor. Kurul yeterli sayıya ulaşmazsa toplanamayacağı için karar da alamıyor. Memur-Sen ve Kamu-Sen Kurula üye göndererek, yeterli çoğunluğun sağlanmasını ve Kurulun alacağı kararların da önünü açmış oldular. Kurula sadece Birleşik Kamu-İş üye göndermedi.
Koçak, Memur-Sen’in gerekçe gösterdiği 58 maddenin 43’ünün 2023 yılında anlaşılan maddelerle aynı olduğunu, geri kalan 12’sinin ise 2023’te Hakem Kurulu Kararındaki maddelere küçük rötuşlar yapılmasından ibaret olduğunu ifade etti. Yeni olan 3 maddenin ise bazı personele verilmekte olan tazminat oranlarının, mali sorumluluk zammının 7, 8 puan arttırılmasından ibaret olduğunu söyledi. “Memur-Sen’in kamuoyuna sunduğu taleplerle, Hakem Kurulu’na götürdüğü metin arasında uçurum var. Gerçek talepler yok sayılmış, kamu emekçilerine ise sefalet dayatılmıştır” dedi.
Kamu emekçileri 26 Ağustosta da Sayıştay önünde açıklama yaptı. Konfederasyonlar adına konuşan Koçak, emekçiye rağmen bir karar almaması için Hakem Kurulunu uyarmak amacıyla toplandıklarını belirtti. Toplu sözleşme adı altında yürütülen sürecin bir oyundan ibaret olduğunu ve bu oyunun taraflarının süreci hileli bir şekilde yürüttüğünü ifade etti. Yetkili konfederasyon olan Memur-Sen’in kazanım olarak sunduğu 58 maddenin içinde emeklilik hakkına dair bir kazanım, kreş hakkı, iş güvencesi, ikramiye, kamu emekçilerini yoksulluktan kurtaracak bir kazanım olmadığını söyledi.
“Bu oyundan olumlu bir sonuç çıkmayacağı çok açık” diyen Koçak, siyasi iktidarın ve temsilcilerinin emekçiye sırtını döndüğünü söyledi. Hakem Kurulunun 4’üncü toplantısından çıkan nihai kararda 2026 için yüzde 11+7’lik teklifte değişiklik olmadı. 2027 yılının ilk altı ayı için zam oranı 1 puan eklenerek yüzde 5’e çıkarıldı. İkinci altı ay için yüzde 4 zam oranı değişmedi. Memur-Sen ve Kamu-Sen karar sonrası Kuruldan çekildiklerini açıkladılar. KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak ise yaptığı açıklamada, Memur-Sen ve Kamu-Sen’in Hakem Kurulunun toplantısına katılarak kurulun karar alabilmesini ve kamu emekçilerine sefalet ücreti dayatılmasını sağladıklarını belirtti. Bugün masadan çekilmelerinin ancak Hakem Kurulunun istifasıyla bir anlam kazanacağını, bu çekilmenin bir anlam ifade etmediğini söyledi. Koçak, “Bugün hakem heyetinin vermiş olduğu bu kadük teklife yani emekçilerin yoksulluğunun sorumlusu olanlara kamu emekçileri elbette gereken cevabı vereceklerdir. Ve önümüzdeki dönem bize düşen örgütlü mücadeleyi büyütmek olacaktır” dedi.