28 Ocak Çarşamba günü Plaza eylemlerinin sekizincisi Yapı Kredi Plaza önünde düzenlendi. Her Çarşamba 12:30’da gerçekleştirilen Plaza eylemlerine önümüzdeki haftalarda daha kitlesel ve daha etkili yeni eylemlerle devam edileceği açıklandı.
Eyleme katılan Türk-İş 1. Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak ve Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin, yaptıkları konuşmalarla desteklerini açıkladılar. Türk-İş İstanbul Şubeler Platformunun da desteklediği eyleme Tek Gıda-İş, EMO, TGS üyeleri ve çağrı merkezi işçileri de katıldı.
Basın açıklamasını Tez Koop-İş sendikası İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Rabia Özkaraca okudu. Filistin halkına yapılan insanlık dışı saldırıları ve katliamı kınayarak konuşmasına başlayan Rabia Özkaraca şu sözlerle devam etti: “Kriz bahanesiyle işçilerin örgütlenme haklarına karşı saldırıların dozu gün geçtikçe artmaktadır. İşçilerin örgütlenmesine engel olmak için her yolu deniyorlar. İşçi ve emekçileri 12 Eylül yasaklarıyla ve mantığıyla yönetmek istiyorlar. Bir yandan yasaklar ve baskılar, diğer yandan işçilerin mücadelesini bölmek için yaratılan yapay ayrımlarla işçi sınıfının mücadelesi zayıflatılmaya çalışılmaktadır. Kadrolu, sözleşmeli, memur, işçi, taşeron vb. ayrımları zaten her gün işyerlerinde karşılaştığımız ve mücadele ettiğimiz ayrımlardır. Ayrıca işçileri, beyin gücü ve kol gücü ile çalışanlar yani beyaz ve mavi yakalılar olarak ayırdılar; bu ayrımı farklı ücret ve sosyal hak uygulamalarıyla da körüklediler. İşçiler ve emekçiler de bu ayrımı ne yazık ki kanıksadılar ve ayrı dünyaların insanları olarak yaşantılarına devam ettiler… Çalışanları sayesinde sürekli şampiyonluğa oynayan ve listelerin üst sıralarında yer alan IBM, sıra işçilerin haklarına gelince bu kez de sendika düşmanlığı şampiyonluğuna soyunmuştur.”
IBM Türk yönetiminin baskıcı, yasa tanımaz ve keyfi uygulamaları karşısında Tez-Koop-İş sendikası ve IBM çalışanlarının mücadeleye şu taleplerle devem edeceği açıklandı:
“IBM’de atılan temsilcilerimiz işe alınmalıdır; IBM işvereni, haksız davalarını geri çekmeli ve sendikamızla toplu sözleşme masasına oturmalıdır; krizden güçlenerek çıktığını, kârını sürekli arttırdığını ve bilişim sektörünün şampiyonu olduğunu açıklayan IBM, krizi bahane ederek çalışanlarının haklarını gasp etmeye derhal son vermelidir!”
Rabia Özkaraca konuşmasının ardından “Krizin Faturasını Ödemeyeceğiz” şiarıyla Türk-İş, KESK ve DİSK’in 15 Şubatta İstanbul’da düzenleyeceği mitinge çağrı yaptı.
Her zamankinden daha hazırlıklı ve daha yüksek katılımlı olarak gerçekleşen eylemde işçilerin coşkuyla attığı sloganlar örgütsüz ve güvencesiz çalıştırılan milyonlarca işçiyi birleşmeye çağırıyordu: “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!”